Hakikatin İzinde: Öncesi ve Sonrası

Bülent Genç (Halil İbrahim Genç)

Hakikatin İzinde: Öncesi ve Sonrası Sözleri ve Alıntıları

Hakikatin İzinde: Öncesi ve Sonrası sözleri ve alıntılarını, Hakikatin İzinde: Öncesi ve Sonrası kitap alıntılarını, Hakikatin İzinde: Öncesi ve Sonrası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Akademik düzeyde düşünüldüğünde ise kişileri ya da akımları anlamaya/ anlatmaya çalışmaktan ve birbirleri ile kıyas ederek çıkarımlarda bulunmaktan ileri gitmek gerektiği görülür. Felsefi düzeyde eleştirel olmak, olguları konusu olarak bulan akademi için hayatidir. İlke gereği eleştirel olmak, gerçeğin peşinde giden insan için hem ussal gelişimin hem yeni ürün verebilmesinin hem de izafi bağlamda farklılıkları görünüşe taşır iken kavramlaştırma ile beraber felsefi olmanın gereğidir. Bir şeyleri öğrenmek/öğretmekten de ileri eleştiri ile nerede olunduğu konu edinilirse ancak yeni kavramlar ile beraber özgün düşünürlerimiz olabilir. Böylece geleceğe miras bırakmaktan da ileri geleceği miras bırakmış oluruz/ olabiliriz.
Sayfa 26 - İstanbul Tevhid Okulu
Reklam
Dil, hakikati görünüşe taşımada yeterli oluşu, sibernetik ussal ve izafi oluşta yani nedenlerin sonuca/ ereğe göre belirli olduğu ve birçok belirimi ile hakikatin sonuçta açık olduğu gerçeğinde bulur. Böyle olsa da dil, indirgemeci doğası gereği izafi oluşta biçim kazanır iken anlamını taşıdıkları ile öznesini görüş sahibi kılar iken hakikat görünüşe taşınmış olur.
Sayfa 29 - İstanbul Tevhid Okulu
Eşyanın kendinde şey olarak üst gerçekliliğinin de bu gün itibarı ile nurun/ enerjinin kendisi olduğunu da bilim ile bilmekteyiz. Bu nedenlerden dolayıdır ki felsefe ve kelam düzeyinde bilinebilir ve bilinemez diye dogma sınıflandırmasına gitmemek yerinde olur.
Sayfa 25 - 26 - İstanbul Tevhid Okulu
“İnsanlardan özür dilmesini bilmeyen Allah’a tövbe edemez”, “insanlara teşekkür etmesini bilmeyen Allah’a şükredemez
Reklam
Dil, kendisi ile bilen öznesini hakikatle, anlamın öznel oluşunda buluşturur. Hakikati bilenin olmadığı düşünüldüğünde, hakikat kendinde varlık olarak olsa da tanık olunan düzeyinde görünüş bulmayacaktır.
Sayfa 30 - İstanbul Tevhid Okulu
Hakikati içerdiğimiz ve hakikatte bulunduğumuz için olsa gerek ki hakikati bilme, hakikate erme kabiliyetimizin olduğunu belirtmek gerekir. Hakikate duyarlı/ açık oluşu ile insanın, fıtratı gereği hakikati deneyimlemesi, bilmesi ve hakikate ermesi olanak dâhilindedir. Bundan dolayıdır ki tevhid felsefesine ihtiyaç vardır. Hakikat Tanrı’nın hakikati ise öznel olanın öznelde ussal ve deneyimsel düzeyde tahkik edilmesi olanağı sebebiyle bilinebilir ve erilebilir olduğunu bilmek gerekir. Bu bağlamda Tanrı’nın hakikatini bilmemek diye bir durum olamaz. Ayrıca sibernetik düşünce edinildiğinde, eşyanın anlam ve değer yükleminde ne için olduğuna dair olarak içerik belirimleri ile bilinebileceğini de bilmek gerekir.
Sayfa 25
Bu gün düşüncede, ahlakta, bilimde, tasavvufta, felsefede, sanatta, değer belirimlerinde daha zengin olunmakta ise geçmişin mirası üzerinde bulunduğumuz içindir.
Reklam
Anlamadan yapılacak her eleştiri, eleştiri yapanın bilmiyor ve kendisi tarafından anlaşılmamış olduğunun ifadesini taşır.
Dil; koşul, ihtiyaç, beklenti şartlarına göre anlam ve değer yükleri alan göstergeleri ile tinsel ve ussal oluşun görüngüsü olarak açık olur, öğrenilir ve biçim kazanır.
Yaşam bir dalınçtır. Bu dalıncın ya kıyısında, ya sığ sularında ya da derin sularında yüzülmektedir
Dil hakikate ayna tutar. Ayna doğru tutulmadığında ve düzgün olarak gerçek formunda yalın oluşta tutulmadığında, aldatıcı olarak hakikati görmeye öteler. Dilin ayna oluşu, hakikat ile yüzleşmenin bir gereğidir.
Her bir TANIM da tespit olma özelliği taşır iken olay veya olgusunu bütünden kopararak bilince taşımanın gereğidir.
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.