Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hakikatlerin Özü

Aziz Nesefi

Hakikatlerin Özü Sözleri ve Alıntıları

Hakikatlerin Özü sözleri ve alıntılarını, Hakikatlerin Özü kitap alıntılarını, Hakikatlerin Özü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'ın emirlerine uygun amel etmeyen ve yasaklardan kaçmayarak günah deryâsında yüzen halkın, halâs olmak için falan makâmı ziyâret etmesi, falan yerde zikir vardır diye makam makam dolaşması, günah olduğunu bildiği halde yasaklardan sakınmayarak evliya makâmlarından yardım istemesi ne büyük ahmaklık ve cehâlettir. Evliyânın himmetinin Hakk'ın rızâsını kazanan kimseler için olduğunu bilmezler. Eğer bir kimseden Hak Teâlâ Hazretleri râzı değilse, o kimse hangi evliyânın ziyâretine giderse, o velînin rûhu ona buğz ve lanet eder.
Hülâsâ, herkesin içinde bulunduğu sıkıntı ve meşakkat kendi elinin kazandığının sonucudur. Cenâb-ı Hakk cömert ve kerimdir, feyyâz-ı mutlaktır. Feyyâz-ı mutlak olan Allah'ta cimrilik olmaz, kimseye zulüm ve gaddarlık etmez. Kişinin hak kazandığı yardım ve ihsanda eksiltme ihtimali yoktur.
Reklam
• "Zirâ senin Rabbin hiç kimseye zulmetmez." (Kehf, 49) • "Biz onlara zulmetmedik. Fakat onlar kendi nefislerine zulmettiler." (Hûd, 101)
Bir Hadîs-i Kudsî'de Cenâb-ı Hakk buyurur: "Bazı kullarım vardır ki, onlar için fakirlik daha iyidir. Eğer onları zengin edersem hâli fesâda gider. Bazı kullarım da vardır ki, onlar için zenginlik daha iyidir. Eğer onu fakir kılarsam hâli fesâda gider." Bu Hadîs-i Kudsî birçok manayı içine alır. Bir kimsenin istidât ve kâbiliyeti neyi gerektiriyorsa ona göre muamele olunur. Meselâ Zeyd'in (A şahsı) hareket ve tavırları Amr'ın (B şahsı) hareket ve tavırlarından iyi ve güzel iken Zeyd'in fakir ve mihnette, Amr'ın nimet ve rahatta olması kaderin cilvesi demektir.
Bazen arzu ettiğimiz, sadece kafamızın içindekidir.
. Bir âbid, Hızır aleyhisselâm'ın vasfını işitmesi ile ona âşık olup gece gündüz Hazret-i Hızır'ın görüşme ve sohbetini temennî eder. Lâkin Hızır ismini ilk işittiği zaman, o şu şekilde olmalı diye hayâlinde bir şekil tasavvur eder. Bir gün tenhâ bir yerde Hazret-i Hızır kendi olduğu cismânî kıyâfetiyle o âbide görünür ve: "İşte görmeyi temenni ve arzu ettiğin Hızır benim." buyurur. Âbid hemen Hazret-i Hızır'ın suretine bakıp kalbinde tasavvur ettiği kıyâfet ve şekilde olmadığını görür ve ona: "Sen Hızır değilsin." der. Hızır aleyhisselam âbide: "Niçin ben Hızır değilim?" diye sorar. Âbid: "Benim tasavvur ve mevhumum olan Hızır bu suret ve kıyâfette değildir." diye cevab verir. Bunun üzerine Hazret-i Hızır ona: "Öyleyse sen bana âşık değilsin, ancak kendi tasavvur ve mevhumuna âşıksın." der ve kaybolur.
Ben kendi nefsimin hayrını arzu eder olduğumu sanıyordum. Sonradan anladım ki, Hakk Teâlâ benim hayrımı istiyor. Meğer ben kendi nefsime zarar vermekte gayret edermişim. (Bâyezid-i Bistâmî kuddise sırruh)
59 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.