Acep şu yerde varm'ola
Şöyle garip bencileyin
Bağrı başlı gözü yaşlı
Şöyle garip bencileyin
Gezdim Rum ile Şam'ı
Yukarı illeri kamu
Çok istedim bulamadım
Yürü yiğit yürü yolundan kalma
Her yüze güleni dost olur sanma
Ölümden korkup da sen geri durma
Yiğidin alnına yazılan gelir
Misis köprüsünde kollarım bağlı
Ayrılık elinden ciğerim dağlı
Göksün'e varınca Bayazıtoğlu
Sana gelen beyler sözünden gelir
Dadaloğlu'm der ki kolum yazılı
Atım gök-kır attır yanım tazılı
Gelir koyunları yanı kuzulu
Karışmış sağmalı yozunan gelir
Kalktı deli gönül sürdü yürüdü
Gel oldu gidelim bizim illere
Gözüm yaşları yer yüzün bürüdü
Sel oldu gidelim bizim illere
Gözüm yaşı yer yüzüne saçıldı
Bahar oldu yayla yolu açıldı
Batı* esti karın bendi seçildi
Yol oldu gidelim bizim illere
Kavim kardaş bir araya derildi
Sevdiğim beni öldü deyü yerindi
Kitaba baktım bize yol gördündü
Gel oldu gidelim bizim illere
Şahı sensin dilberlerin emesi*
Gözüme görünmez dünya varısı
Şimdi bizim ilin kara çalısı
Gül oldu gidelim bizim illere
Karacaoğlan der gelir yazları
Yavrum kime eden sen bu nazları
Ananın atanın kötü sözleri
Bal oldu gidelim bizim illere
Karacaoğlan
Elim tutmaz güllerini dermeye
Dilim tutmaz hasta hâlin sormaya
Dört cevabın manâsını vermeye
Sazım düzen tutmaz tel bozuk bozuk
Pir Sultan'ım yaratıldım kul diye
Zâlim paşa elinden mi öl diye
Dostum beni ısmarlamış gel diye
Gideceğim amma yol bozuk bozuk