Durriti ve İspanya Anarşist Devrimi

Halk Silahlanınca

Abel Paz

Halk Silahlanınca Sözleri ve Alıntıları

Halk Silahlanınca sözleri ve alıntılarını, Halk Silahlanınca kitap alıntılarını, Halk Silahlanınca en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir Katalan anarşisti olan Dalmau, onlara gizlenmeleri için, kentin dışındaki kendi evini teklif etti. Orada, Endülüs'e yorucu bir yolculuk yaptıktan sonra dinlenmekte olan yaşlı propagandist Teresa Claramunt'a rastladılar. Teresa onları yalnızca isim olarak tanıyordu ve Zaragoza'da meydana gelen şiddet olaylarını onaylamadığından son zamanlarda onlara kızgındı. Teresa, onların son günlerde bir güvenlik görevlisiyle bir grev kırcının öldürülmesinin sorumluluğunu taşıdıklarını, bu iki adamın da aileleri olduğunu söyledi. Ona göre bu eylemler yalnızca, bu şeyleri mahkum eden işçi sınıfının ideallerine zarar verirdi. Eğer şiddet uygulanacaksa bu yalnızca devletin başında bulunan ünlülere, bakanlara, piskoposlara uygulanmalıydı. Yoksa bu türden grev kırıcılar gibi zavallılara değil. İki adam dinlediler, Teresa onları azarlarken iyice sersemlemişlerdi. Teresa sakinleşince ona kendi şiddet anlayışlarının onunkiyle tamı tamına uyuştuğunu anlattılar ve aralarında yavaş yavaş insani diyalog kuruldu. Onlar da Zaragoza'daki durum hakkında Terrasa'ya sorular sordular. Durum Barcelona'dakinin benzeriydi.
CNT'nin militan kadrolarında büyük kayıplar vardı ve şimdi yalnızca bazı sendikaların sembolik varlıklarından söz edilebilirdi. Baskı yılları işçi hareketinin örgütsel bakımdan dağılmasına yol açmıştı. Pestana, Garcia Oliver'a şöyle dedi: "Devrim, örgütlenme gerektiren bir faaliyettir. Bu faaliyette kendiliğindenlik yalnızca küçük bir yer tutar. Başarı ancak yüzde doksan örgütlenmeyle mümkündür ve biz bugün yüzde ellilik bir örgütlülüğe bile sahip değiliz."
Reklam
Barcelona'da görünüm daha da olumluydu. Fabrikaların dış kapılarında bile silahlı işçiler vardı. Tramvaylar ve otobüslerin seferleri bile işçi kontrolü altındaydı. Trenler ve vapurlar da kolektifleştirilmişti. Endüstri, işçilerin elindeydi ve bütün üretim merkezlerinde dalgalanan kızıl-kara bayraklar, duyurulan talimatlar gerçek bir kolektifleştirmenin varlığına işaret ediyordu. Devrimin görünümü evrensel bir hal almıştı. Sosyal ilişkilerdeki değişiklikler de en az diğerleri kadar çarpıcıydı. Kadınları ve erkekleri keyfi olarak bölen eski engeller yıkılmıştı. Cafelerde ve diğer genel yerlerde karşı cinsler, eskiden hayal bile edilemeyecek şekilde karışık oturmaya başlamıştı. Devrim, pratikte derinleşen sosyal ilişkilerin kardeşçe karakterini ortaya koyuyor ve eski dünyanın öldüğünü, gerçekten öldüğünü net bir şekilde gösteriyordu.
Sayfa 339Kitabı okudu
Birlik, Lerida yolu üzerinde ilerliyordu. Köylerdeki insanlar Durriti'yi görmek istiyordu. Gülümseyerek yaklaşan Durruti'yi gördüklerinde şaşırarak bağırıyorlardı: "Ama onun rütbesi yok!" Daha bilgili olan diğerleri, anarşistlerin asla rütbe takmadıkları yanıtını veriyorlardı. Köylülerin, kızıl-kara bayrakları görmekten mutlu oldukları görülüyordu. Durruti inip onlarla konuşuyordu: "Kolektiflerinizi örgütlediniz mi? Beklemeyin. Toprakları ele geçirin. Kendinizi liderler olmadan, efendiler olmadan, parazitler olmadan örgütleyin. Eğer siz bunları başaramazsanız bizim ilerlememizin hiçbir anlamı olmayacaktır. Yıktığımız dünyadan farklı bir dünya yaratmalıyız, yoksa savaş meydanlarında hayatlarını vermiş olan genç insanlar boşuna ölmüş olacaklar. Bizi eylem alanımız devrimdir." Aragon'da savaş başlamadan yeni bir yaşam başlamıştı.
Sayfa 221Kitabı okudu
Bu tür insiyatifler, yeni bir yapılanmanın şekillenmesinde binlerce diğer örnekle çoğaldı. Bu örnekler günlük hayatın diğer alanlarında da görüldü, bunları endüstri ve ulaşımdaki ilk özyönetim deneyleri izledi. Bu, genelleşerek pek çok alanı kapsamaya başladı. 20 Temmuz'da iktidar, sokaklardaki silahlı kitlelerin elindeydi. Diğer kurumlar gibi ordu ve polis de ortadan kalkmıştı. Eski askerler ve polisler halkla birleşmişlerdi.
Sayfa 296Kitabı okudu
"Örgütlenme, bütün devrimlerin derinden başarıya ulaşmasının garantisidir. (...) Bu örgütlenme duygusunu sürdürmek için mücadele edin ve anarşizmin, gerçek hayatta hiçbir işe yaramayan bir doktrin haline getirilerek yıkılmasına izin vermeyin. Anarşizm, sektarizmin ve dogmaların muhalifidir. Anarşizm kendisini eylem içinde mükemmelleştirir. O kendini doktrinle sınırlamaz."
Sayfa 127 - Nestor MahnoKitabı okudu
Reklam
33 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.