Bir Osmanlı Prensesi

Haremden Sürgüne

Nemika Deryal Marşanoğlu
“… Şimdi aradan seneler geçmiş ve devir değişmesine rağmen bütün hadiseleri daha dün gibi hatırlıyorum. Ömrümde pek çok tuhaf hadiselere şahit oldum ve büyük inişler çıkışlar yaşadım. Debdebeli saraylarda ve konaklarda yaşadıktan sonra, kader beni ufak bir apartman dairesine kadar sürükleyip getirdi. Vaktiyle şaşaalı tuvaletler içinde başımda şehzade zevcesi tacını taşırken, bir gün bütün bu saltanatın hitam bulacağını tahmin edemezdim. Evet, bir gün alelade bir vatandaş haline geleceğimi hakikaten bilemezdim. Şimdi etrafıma bakındığım vakit fotoğraflarımdan başka hiçbir şey o muhteşem devri hatırlatmıyor. Hiçbir şeyin baki olmadığı bu cihanda elbet saltanatın da bir gün nihayete ermesi, herhalde pek tabii bir haldir. Vaktiyle kupalı saray arabaları içinde bu memleketin bir hanımefendisi olarak seyahat ettiğimi zihnimde ihya ettikçe, bütün yaşadıklarım bana hayal gibi geliyor ve gerçekten de hepsi bir hayalden ibaret artık…” Mislimelek Hanım, yakın tarihimizin en çok tartışılan padişahlarından biri olan Sultan II. Abdülhamit'in oğlu Şehzade Abdülkadir Efendi ile bizzat padişahın emri ile evlendirilmiştir.Mislimelek Hanım'ın anıları harem hayatı, toplumsal ve siyasi olayların saray ve çevresindeki yansımaları gibi yaşadığı dönemin pek çok gerçeğini yalın bir şekilde ortaya koyarken, yakın tarihimize ve saray hayatına ilişkin konuları da tartışmalı hale getiriyor. Kendisinin saraya ilk girişinden saltanatın kaldırılmasıyla sürgün yıllarına, Nazi kamplarına, en sonunda da vefatına kadar olan süreyi kaleme alan Mislimelek Hanım, anılarıyla kendi hayatının yanı sıra dönemin hayatını da anlatırken pek çok soruyu da ortaya atıyor. Saray çevresinde Sultan Abdülaziz'in 5. Murat tarafından öldürüldüğünün düşünülmesi; geçici nikâhın (mut'a) sarayda uygulandığına dair bilgiler; aksi belirtilmesine rağmen kendisinin şehzadeden kesinlikle boşanmadığı; Abdülhamit'in sarayda gösterilen tiyatro oyunlarına nasıl müdahale ettiği; Osmanlı'nın ilk sosyalist şehzadesi olarak bilinen Abdülkadir Efendi'nin babası Sultan II Abdülhamit, kardeşi Burhanettin Efendi ve İttihatçılar ile ilişkileri, siyasi konulardaki tavrı; gözden düşen cariyeler; hamile olduğu halde saraydan atılan bir cariye; hanedan mensuplarının Nazi kamplarına düşmeleri gibi pek çok konu, son Osmanlılar ile ilgili bildiklerimizi yeniden sorgulamamıza yol açacak...
Yazar:
Nemika Deryal Marşanoğlu
Nemika Deryal Marşanoğlu
Tahmini Okuma Süresi: 7 sa. 34 dk.Sayfa Sayısı: 267Basım Tarihi: Ocak 2012Yayınevi: İnkılap Kitabevi
ISBN: 9789751031891Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
267 syf.
7/10 puan verdi
Kitap, Sultan II. Abdülhamit'in gelini ve haznedarı Pakize Mislimelek Hanım'ın, istibdat ve meşrutiyet dönemleri ve ailesinin sürgün yıllarındaki yaşamlarına iliskin anılarını içeriyor. Kitap da harem hayatı ve saray protokolü ilgili detaylı bilgiler mevcut. Haremin padişah ve çoçuklarının, eşlerinin ve hizmetkarlarının yaşadıği yer olduğunu bilmekte fayda var. Zira harem deyince akla cariyelerin yasadığı bir yer geliyor. Konu Osmanlı Hanedanı olunca pek tabi kitapta bir çok isim geçiyor. Ayrıca saray da müsrifliğin ne boyutlara geldiği ve bol keseden herkese nasıl rütbe ve nişan dağıtıldığı da anlatılıyor. Kitabın sürgün yıllarını anlatan bölümünü okurken duygulandım. Sultan Hamit sevilir sevilmez bu ayrı bir konudur ancak kızının Nazi Kampında ölmesi, oğlu Abdulkadir Efendinin ise Sofya'da müttefik bombardımanı nedeniyle ölmesi tarihimiz için kötü hatıralardır. Mislimelek Hanım'in anılarını yazması önemli bir hadisedir maalesef tarihimizdeki önemli kişilerin ve maiyetindekilerin bir çoğu anı yazmamışlar ve günlük tutmamışlardır.
Haremden Sürgüne
Haremden SürgüneNemika Deryal Marşanoğlu · İnkılap Kitabevi · 201225 okunma
Reklam