Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti

Beşir Ayvazoğlu

Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti Gönderileri

Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti kitaplarını, Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti sözleri ve alıntılarını, Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti yazarlarını, Haşim: Ömrüm Benim Bir Ateşti yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eskiden kendimize göre bir yaşayışımız, düşünüşümüz, giyinişimiz ve kendimize göre, dinden, ırktan ve an'aneden hayat alan bir zevkimiz olduğu gibi, bu üslubu hayata göre de "saat" lerimiz ve "gün"lerimiz vardı. ... bir gece yarısından diğer bir gece yarısına kadar uzanan yirmi dört saatlik "gün" tanınmazdı. Ziyade başlayıp ziyada biten, on iki saatlik, kısa, hafif, yaşaması kolay bir günümüz vardı. Müslümanın mes'ut olduğu günler, işte bu günlerdi...
Sayfa 118Kitabı okudu
Şair olamıyorsan, tâcir ol :)
... Fakat geçenlerde neşrettiğiniz konuşmalarında gördüm ki, şairliği bırakarak tenkit etme yoluna girmiş. Çok yazık! Ahmet Haşim madem ki şairliği terk edecekti; Celal Sahir Bey' in tuttuğu yolu tutarak tâcir olsaydı.Bu surette hiç olmazsa kafiye bozulmaktan kurtulurdu. Meslek de eşya gibidir; daha iyisi ile olmazsa bile, daha lüzumlusu ile değiş tokuş edilmelidir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Ankara tipi politikacılar :)
Haşim, İstanbul'da iken sessiz ve serin fikirli olan kimselerin Ankara'ya gittikten sonra garip bir değişime uğradıklarına değindikten sonra, Ankara tipi politikacıyı şöyle tarif eder: "Gözlerinin artan aklığı içinde gayzla küçülmüş hadekalar, bağırıp söylemekten hutûtu kaymış bir ağız, arkaya fırlamış bir kalpak, hücuma âmâde yumruk halinde kısılmış eller..."
İskelet başlı ciğersiz cüce
... Bu dağdağada kendini birden Çanakkale cephesinde bulan Ahmet Haşim' in o sırada İttihat ve Terakki' nin yardımıyla İsviçre dağlarında tedavi görmekte olan Yakup Kadri 'yi kıskandığı söylenir. " Bu ne ihsan o değersiz cüceye İskelet başlı ciğersiz cüceye! " beytiyle Yakup Kadri' yi hicvetmiştir. :)
Gerçek olan, o beldeden uzaklarda, kirli nazarların ve sefil iştihaların hakim olduğu, maddeye tapılan dünya da , sürgün olunduğudur.
Hayat-ı Muhayyel : Yeni Zelanda
Bazı şairler de siyasi ve sosyal baskılardan bunalarak O Belde' ler, grup halinde veya tek başına yaşayıp mutlu olabilecekleri kusursuz dünyalar tasarlamışlardır.Hâşim'in kendini çok yakın hissettiği Servet-i Fünuncuların da, muhtemelen j.j.Rousseau tesiriyle inşa ettikleri hayal ülkeleri vardı.Hatta bir ara ütopyalarını gerçekleştirmek için Yeni Zelanda' ya topluca göç edip orada bir koloni kurmaya, bu hayalleri gerçekleşmeyince Hüseyin Kadri Bey ' in Manisa dolaylarındaki sahip olduğu araziye geniş bir çiftlik kurarak orada hep birlikte yaşamaya karar vermişlerdir.
Reklam
Geri124
250 öğeden 241 ile 250 arasındakiler gösteriliyor.