Kulaklar tasavvufi neşveyle İslam'ın temel kaynaklarına açılabilir. Gel gör ki; Batı islamsız bir tasavvufa talip olurken, bizde tasavvufsuz bir İslam dayatılıyor.
Otorite olamadığı için diktatör olan bir erkek! Bu haliyle kadına gittiğinde kadın korunma güdüsüyle bir yarış içinde buluyor kendini. Bu erkeğin araçlarını edinerek erkeklere eşitlenmek istiyor. Döngü uzuyor; erkek kendine benzer bir kadınla karşılaşmaya başladığı için artık sevemiyor. Kadın sevgili olmaktan çıkıp mücadele edilen bir rakip oluyor.
Filmi izlerken, filme konu olan hikayeye muhatap olmuyor, yönetmenin hikayeden anladığı ile karşılaşıyorsunuz. Kişinin ortaya koyduğuna, dondurduğuna mahkumiyet söz konusu... Bu açıdan İslam'da ikonografinin yasaklanmasını manevi anlamı önemli...
Tasavvuf, İslâm'ı ve insanı hakikatinden uzaklaştırıp pasifleştirmiyor. Mesela Cezayir'de Fransızlara kök söktüren Emir Abdülkadir, Dağıstan'da Şeyh Şamil, Şeyh Sünusî İslam tasavvufunun büyüklerindendir.