Sağlam, güçlü, işlevsel bir ego ruh sağlığının en önemli
göstergelerindendir. Sigmund Freud’un insan ruhsallığını
kavramsallaştırdığı yapısal modelindeki üç temel bileşen; id, ego ve
süperegodur. Freud’a göre benliğe asıl işlevselliğini ve gücünü veren ego,
“ben” dediğimiz ruhsal yapının kilit bileşenidir. Egonun görevi, id yani
içten gelen dürtü ile, süperego yani dış dünyadan gelen beklenti ve kuralları
uzlaştırarak basınçlarını azaltmak, iç ile dış arasında sürdürülebilir bir
denge kurmaktır.
Egonun işlevsel ve sağlıklı bir yetişkin hayatı sürdürebilmemizi sağlayan
hayati işlevleri vardır: Dürtüleri, güdüleri ve duyguları kontrol ve regüle
etmek, gerçeklik testi yapmak yani zihnindeki gerçeklikle dış dünyadaki
gerçekliğin örtüşüp örtüşmediğini anlayabilmek, muhakeme yapmak yani
akılcı düşünüp doğru karar verebilmek, düşünce süreçlerini takip edebilmek
ve karşılıklı alışverişe dayalı sürdürülebilir nesne ilişkileri kurabilmek,
egonun işlevleri arasındadır.