Her Şey Ben Yaşarken Oldu

Mustafa Becit
"Geçmişim, geleceğim içerisinde kazılmış derin bir kuyuydu. Bu kuyudan çıkmam için ancak Yusuf olmam gerekiyordu. Bunu başarabilirsem sonsuzluğu da geçebilirdim. Bu andan sonra da imkânsız olarak addedilen ne varsa hepsini mümkün kılabilirdim. Ancak biraz daha ölmemem gerekiyordu. İşte onun ne sınırı, ne de mümkünâtı vardı." Hangi deney gerçek aşkı yüreğin hafızasından silebilir ki? Bir kadın, üç adam… dört ayrı yürek. Serap, Celal, Pars ve Doktor.  Kimi aşk, kimi aşk kisvesi altında intikam, kimiyse akıldışı deneylerin objesi olarak yüreğine yerleştirir Serap'ı. Herkesin bir planı vardır. Bu romanda iyilerin yüzü kötülüğe, kötülerin yüzü beyaza boyalıdır. Bazıları portakal, bazılarıysa kurumuş kan kokar. Tüm bu intikam planları sadece Serap'ı elde etmek için mi, yoksa Serap sadece bir maşa mı? Peki, Serap bu hikâyenin neresinde?  Celal, aşkı için hayatını tamamen değiştirmiştir; ama bugünü değiştirse de geçmişi ve geçmişin şekillendireceği geleceği değiştirebilir mi? Ayın karanlık ve aydınlık yüzü gibi tek bedende iki ayrı hayat yaşayan Pars, kişisel hesaplaşmalarında Serap'a hangi yüzünü dönecektir? Sevdiği kadını bir türlü elde edemeyen Doktor, sinsi bir yılan gibi kaç hayatın içine akıtacaktır zehrini? Freud mu haklıydı yoksa Jung mu? Peki Gazali bu romanın neresinde? Mustafa Becit'ten hayatın içinden karakterlerle kurulmuş bir olay örgüsünün aksiyon, intikam, aşk, felsefe ve hatta biraz delilik dolu, bir solukta okuyacağınız çarpıcı anlatımı…Artık, köpüren hayatın sağanaklarında sancıyan bir namluya şakağınızı uzatma vaktidir… (Tanıtım Bülteninden)
Yazar:
Mustafa Becit
Mustafa Becit
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 23 dk.Sayfa Sayısı: 296Basım Tarihi: 6 Temmuz 2015Yayınevi: Sayfa 6 Yayınları
ISBN: 9789751035899Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
296 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Az önce kitabı bitirdim ve sıcağı sıcağına kitabın üzerimde bıraktığı etkileri sizinle paylaşmak istedim. Son günlerde çok tartışmalara ve anlaşmazlıklara sebep veren bu kitabı ben samimi söylüyorum beğendim. Evet, başta bir iki soru işareti kafamda oluşmadı değil. Örneğin; Psikiyatri alanında iki devin neden kötü işlere bulaşmış olmalarını tam olarak anlamlandıramamıştım ama yazar belli bir süreçten sonra herkesin kendi ağzından olayların nasıl geliştiğini gayet güzel açıklığa kavuşturunca tamam şimdi her şey yerli yerine oturdu diyebildim. Ve o saatten sonra da kitabı gerçekten daha bir keyifle okudum. Kitabın başında yazarın destekleri için teşekkür ettiği kişiler arasında Murat Menteş de vardı. Belki de bu yüzden kitabı okurken Menteş'in Dublörün Dilemması kitabıyla ortak noktalar bulabildim. Orda da olaylar ancak kitabın sonunda çözülüyordu. Tabii ki bu kitap onun gibi eğlendirmeyi değil insan psikolojisi üzerine düşünmeyi hedeflemiş. Gel-gelelim kitaptaki Yusuf karakteri ve annesi ile bağdaştırdığı portakal kokusu ve hikayesi kitabın en çok etkilendiğim tarafıydı diyebilirim. Bu saatten sonra portakal kokusunun bana Yusuf'u çağrıştıracağı kesin. Son olarak felsefi roman tarzını seven herkese bu eseri tavsiye edebilirim. Jung-severler, Freud-severler ve Gazali-severler buyrun burda hepsinden küçük de olsa parçalar bulabileceğiniz bir eser. Etkinliği tüm coşkusuyla düzenleyen ama hefesini kursağında bıraktığımız dünyalar tatlısı
Neslihan T.
Neslihan T.
'a burdan beni bu eserle buluşturduğu için çok teşekkür ediyorum.
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
Reklam
296 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yazar Yorumuyla Taçlandırılmış İncelemedir.
“Sonunu düşünen kahraman olamaz.” #PolatAlemdar
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
nedir? Çakma bir Polat Alemdar, ortaya kocaman bir Aşk-ı Mennu’dan Bihter, az Freud kulağı, biraz Jung dili, birkaç argo – lakin yazar tarafından sansürlü olması gerekir – kısık ateşte alabildiğine bam bam bam…. Kitabın ilk 109 sayfasını
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
LSD, Toplum ve Hayat Savaşı
YouTube kitap kanalımda Mustafa Becit'in Her Şey Ben Yaşarken Oldu kitabını önerdim: ytbe.one/o73ZS-Wrw04 Liserjik asit dietilamid. 1947'lerde tedavi olarak kullanılabiliyorken 1960lı yıllarda eğlence amaçlı kullanılmaya başlanması nedeniyle yasaklanan. Tanrısı Albert Hofmann. Psikiyatri. Milattan önce acının icatı henüz
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
8/10 puan verdi
Kitaba başlamadan önce ilgimi en çok çeken şey ismi ve kapak tasarımı oldu. Tek gözü belli olan yüzü silik bir adam'ın elinde tutmuş olduğu portakal, duvarda tabloları asılı olan Freud ve Jung. Bana göre kitabın kapağı oldukça merak uyandırıcı son sayfayı bitirdiğiniz zaman tekrar kapağa baktığınız da bir bulmacayı çözmüş hissine
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
Reklam
296 syf.
4/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Çok tartışıldı, üzerine çok konuşuldu. "Her Şey 1000Kitap'ta oldu." Niyetim kitabı kötülemek ya da bazı kişileri övmek değil, öncelikle bunu belirtmek istiyorum ki niyet okunmasın. Bunu yazdığım için yine gerilimli bir durum olacak belki ama ne yazık ki bana göre ilk 109 sayfa çöp, bu tabire katılıyorum. Yani yazar kitabın ilk
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
5/10 puan verdi
Freud, Jung, Gazali
“Her Şey Ben Yaşarken Oldu” kitabına başlamam
Neslihan T.
Neslihan T.
tavsiyesi üzerine oldu. Etkinliğe gelince ne kadar etkinliklerden pek haz etmesemde nasıl bir zamanla tutturduysam etkinlik tarihiyle kitabı okuma tarihi çakıştı. Tabii baskılarla beni etkinliğe davet eden arkadaşımı anmamak olmaz.
Esklar
Esklar
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
3/10 puan verdi
·
3 günde okudu
300 sayfalık hayal kırıklığı
Resmen çöp. Kitap bitince işkencem de bitti. Bu aralar kendime kural edindiğim "keyif almak için oku" yu tamamen mahvetti, keyfimi tadımı kaçırdı. Bu uygulamaya girdiğim yaklaşık 300 kitapta en kötü beşe girer (hatta en kötüsü ama neyse.) Freud Jung bu kadar kötü aktarılabilirdi. Tamam bir karakterin kiralık katil ama inan bana o kitabı yazıyo olsaydı böyle beceriksiz davranamazdı. Herkes kitap yazmasın lütfen. Kitap 300 sayfa ama yazar belli ki insanlar okusun diye atarlı giderli klişe laflar koyayım da alıntılasınlar gibi bir amaç gütmüş. Hepsini yüzümü ekşiterek okudum... Bu kitabı kim önerdi hatırlamıyorum ancak artık itibar etmeyeceğim. Zamanıma mı üzülsem yoksa okuma keyfimin üstünden geçmesine mi bilemedim. Kitabın özeti de şu: sigara yaktım, puro içiyorum, kustum, yalnızım, aşkımdan ölüyorum, abi boşver, şu model cadillacıma atladım, şu model silahımla havalıyım, allaha şükür, portakal koklamak, türkiyeyi yöneten psikiyatristim, tanrıyım. Keşke bunun yerine wattpad kitabı okuyup fantazi dünyamı geliştirseydim. Bu kitap onlardan da kötü. Yazmaya dair hevesimi sıfırladın valla yazarak. Sayende düşmanıma hediye etmek isteyeceğim bir kitap oldu kitaplığımda. Değmezdi okumama.
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Alanında başarılı, birlikte çalışan iki psikiyatrist (Asil ve Pars) gün gelip ciddi manada çatışırsa ve psikiyatri alaninda sahip olduklari engin bilgilerini kötüye kullanmaya kalkarlarsa bu durum diğer insanları nasıl etkiler sence sevgili okur? İşte bu eser oluşturulan sağlam kurgusu ve merak uyandıran anlatımıyla bu sorunun cevabını veriyor bize. Kitabı okumaya başlamadan önce kapak resmi epey dikkatimi çekmişti ve anlamlandıramamıştım açıkçası. Kitabi okuyunca kilit hadiselere vurgu yapan isabetli bir resim yerleştirildiğini düşünmeden edemedim. Yazar, hadiseleri Doktor Asil'in yanı sıra bu çatışmanın kurbanı olan Celal, Serap ve Yusuf'un ağzından bölümler halinde okuyucuya sunuyor. Tekdüze bir anlatım yerine karakterlerin her birine bölümler ayrılmış olması okuyucuda bir yapbozu tamamlama hissi uyandırıyor. Hayatları bir şekilde kesişen bu karakterlerin yaşadıklarını okudukça olayları birbirine bağlayarak bir sonuca ulaşıyorsunuz. Bu da anlatımı daha gizemli kılmış bana kalırsa. Kitap ilerledikçe çizilmesi gereken çok güzel satırlar karşılıyor okuyucuyu. Bunun yanı sıra olaylar anlatılırken Jung, Gazali ve Freud'un fikirlerine sıkça vurgu yapılmış. Psikiyatri alanında da okuyucuya birtakım bilgiler vererek, farklı kapılar açan bir eser. Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen bu kadar kaliteli bir eserle karşılaşmak beni mutlu etti. Alanına dair bilgilerini konuşturan yazar; genç yaşına rağmen okuyucuda merak uyandıran, anlatımıyla sayfaların akıp gitmesine sebep olan bir eserle buluşturuyor okuyucuyu. Umarım yakın zamanda yeni bir eserini daha görürüz. En kısa zamanda bu güzel eserle tanışın. Keyifli okumalar. :)
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
Reklam
296 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Hepimizin hayatı görünmeyen kordonlarla birbirine bağlıydı. Fark etmeden birbirimizin hayatından geçip, birbirimizi etkilememiz de bundandı. (S:53) kitap böyle seslenıyo okuruna.. Arka kapak bıze ne söylüyor bir bakalım Geçmişim, geleceğim içerisinde kazılmış derin bir kuyuydu. Bu kuyudan çıkmam için ancak Yusuf olmam gerekiyordu. Bunu başarabilirsem sonsuzluğu da geçebilirdim. Bu andan sonra da imkânsız olarak addedilen ne varsa hepsini mümkün kılabilirdim. Ancak biraz daha ölmemem gerekiyordu. İşte onun ne sınırı, ne de mümkünâtı vardı." Hangi deney gerçek aşkı yüreğin hafızasından silebilir ki? Bir kadın, üç adam… dört ayrı yürek. Serap, Celal, Pars ve Doktor.  Kimi aşk, kimi aşk kisvesi altında intikam, kimiyse akıldışı deneylerin objesi olarak yüreğine yerleştirir.. Okumak ve anlmk isteyenler için farklı bir kıtap buyurun efendim
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
"Her Şey Ben Yaşarken Oldu" ismini ve arka kapak yazısını merak uyandırıcı bulduğum için aldığım bir romandı. Şahsen kitabın ön kapağı da etkileyici. Canlı renkler arasında yüzü silik bir adam, adamın elinde tuttuğu bir potakal ve duvarda asılı olan Freud ve Jung'un resimleri... Özellikle romanı okuduktan sonra bu kapak daha anlamlı geliyor insana. Roman, psikolojik danışmanlık ve rehberlik mezunu olan Mustafa Becit'in ilk kitabı. Haliyle romanında karakterlerin psikolojilerini ve tepkilerini yansıtmış, psikiyatri alanıyla ilgili bilgiler vermiş. Araya Jung, Freud ve Gazali'nin fikirlerini serpiştirmiş. Roman Celal'in hikayesiyle başlıyor arada diğer karakterler olan Yusuf, Doktor ve Serap'ın bölümleriyle ilerleyip yine Celal ile son buluyor. Kader gerçekten de iç içe geçmiş hayatların kesişim noktası mıydı diyor daha ilk bölümlerde. Gerçekten de öyle miydi? Celal gibi daha dış görünüşü bile insanları korkutan bir adamın hayatı Serap ile temelli değişebilir miydi? Hayatı sorgulayan azılı bir katil olan Celal ortadan kaybolan kızı ve Serap'ı bulabilcek miydi? Alanında başarılı beraber deneyler ve çalışmalar yapan, fikir alışverişleri yapıp sabahlara kadar sohbet eden iki profesör ya sonrasında birbirleriyle çatışırlarsa neler olurdu? Bu çatışmanın içinde Yusuf'un yolu kimlerle kesişecekti ? Peki ya hepimizin hayatı görünmeyen kordonlarla birbirine mi bağlıydı?
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
En başta kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum. Hayatın bütün gerçeklerini bulacağınıza eminim. Bir an olsun kitaptan kopmuyorsunuz anlatım muhteşem. Konu harikulade. Hikaye başlıyor bi yere kadar geliyor noluyor diyorsunuz sonra o hikayenin kahramanları tek tek inceleniyor zaten bütün sorulara cevap buluyorsunuz. Kusursuz. Kitap bitince (Gerçi bitmeden de düşündüm) bu kitabın filminin çekilmesi gerekir diye düşündüm ve muhtemelen birgün çekilecektir.
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabı okuma konusunda çok kararsız kaldım. Okuduğum yorumlarda sevende vardı sevmeyende. O kadar farklı yorumlar yapılmış ki kitap hakkında, en sonunda merak edip okumaya başladım.   Aşk, intikam, felsefe, psikoloji hatta delilik hepsinden bir parça var bu kitapta. Celal, Yusuf, Pars, Doktor ve Serap... Celal'in anlatımıyla başlayan kitap Yusuf, Doktor ve Serap'ın anlatımlarıyla devam edip son olarak yine Celal ile bitiyor.   Hayatı sorgulayan korkusuz bir azılı katil Celal. İnsanlar üzerinde deneyler yapan ve birbirleriyle amansız bir savaş içerisine giren iki profesör Pars ve Doktor. Aşık olunan ve paylaşılamayan bir kadın Serap. Gazali aşığı, yüreği güzel bir adam Yusuf.   Aşk ve hırs. Her şeyin sebebi olan iki duygu. Birbirleri ile çatışmaya başlayan bu iki profesör yüzünden altüst olan hayatlar.   Polisiye olarak düşünülebilir ama aynı zamanda içinde aşk, psikoloji ve felsefe barındıran bir kitap. Bir kadın, üç psikiyatr ve bir katilin birbirleriyle kesişen hayatlarının hikayesi.   Kurgusu oldukça değişik bir kitaptı. Sonu ne olacak, olaylar nereye bağlanacak diye merakla okudum. Yazarın emeğine sağlık.
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
Öncelikle bu kitap ile tanışmama vesile olan ve kitabı bana hediye eden
Selman Ç.
Selman Ç.
sana buradan teşekkürlerimi bir kez daha sunuyorum.. Var ol. :))))))) hahaha Konuya nasıl giriş yaparım, bu nasıl bir inceleme olacak inanın hiçbir fikrim yok. Duygularımı bir köşeye atıp daha nesnel yazabilmek isterdim aslında ama sanırım
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
7/10 puan verdi
Öncelikle kapağın ve kitabın isminin ilgi çekici olduğunu baştan söylemek istiyorum. İlk bölümü saymazsak genel olarak sevdiğim bir kitap oldu. Çünkü ilk bölüm o kadar boğucuyduki uzun süre ilk bölümü okudum akmayacak sandım ama sonunda aktı ve merakla okumaya devam ettim. En sevdiğim bölüm ise Yusuf'un hikayesiydi, nahif ve samimiydi. Küçüklüğünden itibaren hissettikleri,bocalağı durumlar vs akılda soru bırakmayan bölümdü. Ayrıca okudukça portakal kokusunu burnuma geldi. Bir kitabı okurken ana karakter harici kişilerin de ne düşündüğünü, hayatını merak ettiğim için ayrı bölümlerde kişilerin düşüncelerini kendi dillerinden okumak farklıydı ve güzeldi bence. Son olarak konusuna ayrıntılı bakmamıştım ama bu kadar mafyavari-kanlı bir yönü olduğunu düşünmemiştim. Böyle bir türe bulaşmadan psikolojik yönü olsa ve de her satırda sigara seviciliği olmasaydı kitap daha hoşuma giderdi açıkçası.
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Uzun zamandır bu kadar etkilendiğim bir kitap okumamıştım. Gerek konusu , gerek olay örgüsü her şey çok başarılıydı. Akıcı ve sürükleyici bir şekilde bir çırpıda okutuyor kendini. Genel olarak mafya romanı, hatta mafya dizisi bile diyebiliriz. Ana karakterlerinin 3 tanesinin psikiyatrist olması kitaba baya psikolojik ve bilimsel paragraf eklemiş. Ayrıca Freud, Jung, ve Gazali'den de bahsedildiği pek çok yer var. Bunların kısaca temel düşüncelerini ve aralarında ki farklara değinmiş. Ve son olarak Aşk, kitabın tüm örgüsü aşk üzerine, insanların aşk uğruna yapabileceklerine özellikle vurgu yapılmış. Mutlaka okuyun... İyi okumalar
Her Şey Ben Yaşarken Oldu
Her Şey Ben Yaşarken OlduMustafa Becit · Sayfa 6 Yayınları · 2015328 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.