Evet, her sözcük bir tohumdur ve insanın yüreğide onun yerleşmesi gereken yerdir. Ve orada, bizim içimizde köklenmeli, umursamazlık kabuğunu kırmalı, gelişmeli, gökyüzüne doğru yükselmeli, bizleri pongit'ten bilgelik dolu yaratıklara dönüştürmeli
Her hayat formu ya evrimleşir ya yok olur. Bizler de bu büyük oyunun bir parçasıyız. Rastlantı zarlarını atar, bizlere düşen sadece ileri ve geri hareket eden ve sonra yokluğun içinde yok olan piyonlar olmaktır.
Gizemi olmayan hayat alçak ve kurşuni bir gökyüzünün kapladığı geniş bir ovadır. Üzerinde saatlerce, günlerce yürünse bile düz ve uçsuz bucaksız bir otluktan başka bir şeyle karşılaşılmayacak, bizi yerimizden hoplatacak bir şeyle burun buruna gelinmeyecek, adına şaşkınlık denen o olağanüstü ve bedava ruh durumu yaşanmayacak.