Camryn'in yaşadığı bazı acı tecrübeler kendisine ağır gelmeye başladığında, eline çantasını alır ve otobüsle hiç bilmediği şehirleri dolaşmaya karar verir, hiç kimseye hesap vermeden, sadece kendi istediği ve sevdiği şeyleri yapmanın huzurunu ve mutluluğunu tatmak ister.
Fakat Andrew'la karşılaştığında işler hiçte umduğu gibi gitmez, ufak tefek atışmalarla başlayan otobüs seyahatleri onlara, aşkın, tutkunun, acının, mutluluğun ve hüznün kapısını aralar, birbirlerinde eksik olan ne varsa yine birbirlerinde tamamlarlar.