Hint, Yunan ve Mısır Mitolojilerinde Gizemli Bilgilerin Kaynakları

R. Emmanuel

Hint, Yunan ve Mısır Mitolojilerinde Gizemli Bilgilerin Kaynakları Sözleri ve Alıntıları

Hint, Yunan ve Mısır Mitolojilerinde Gizemli Bilgilerin Kaynakları sözleri ve alıntılarını, Hint, Yunan ve Mısır Mitolojilerinde Gizemli Bilgilerin Kaynakları kitap alıntılarını, Hint, Yunan ve Mısır Mitolojilerinde Gizemli Bilgilerin Kaynakları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Kalbimin derinliklerindeki bu mücadele, benim yine bizzat kendime karşı olan savaşımdı.”
Sayfa 102 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden - Alıntı: Aziz Augustin
Bütün amaç hayrın veya şerrin içindeyken ‘ben’ şuurunu, bireyselliği ve serbest seçim hürriyetini, ölümsüz hayatı ya da ölümü seçebilme hürriyetini yaratmaktır.
Sayfa 85 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Reklam
Şayet insan, duyularının ve zihninin, gerçekte ilahi ben’in tanınmasına çıkaran büyük merdivenin sadece minik bir basamağını oluşturduklarını kabul etmek isteseydi, tüm ümitleri için ona izin verilirdi.
Sayfa 94 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
“Ölüm, Tanrıların paha biçilmez bir hediyesidir.”
Sayfa 99 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Sırların amacı, ruhları prensiplerine, ilk ve son hallerine yeniden getirmektir. Yani kendisinden aşağı inmiş oldukları hayata, Tanrı’ya geri döndürmektir.
Sayfa 107 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden - Olympiodor, Antik Yunan Sırlarına Giriş
Tıpkı akıp giden bir hayatın bir sonraki hayatı hazırlaması gi­bi, her dinsel gelenek de kendisinden sonrakini hazırlamaktadır. Tüm geleneklerin aynı noktaya yönelmiş olmaları sayesinde, Hristiyanlığın da mantığa uygun ve geleneksel temelleri gün ışığına çıkmaktadır. Çünkü değişmekte olan dinlerin kendisi değil, onların zaman içinde birbirini izleyen nesillere uygun hale getirilmiş olan isimleri ve biçimleridir.
Sayfa 66 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Reklam
Evrende her şey temel bir fikir etrafında, yani “İNSAN”ın çevresinde döner. Her şey onun varlığına, tekamülüne, kurtuluşuna hizmet olsun diyedir. Çünkü Tanrı’nın, ebedi sanatını icra edebilmesi, Hiyerarşilerini ve ileride yaratacaklarını yenileyebilmesi için insanlara ihtiyacı vardır. Bu yüzden eski çağların tapınaklarının duvarında şu ifadeye, şu emire rastlanırdı: “KENDİNİ BİL”.
Sayfa 28 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Anıların üzeri kalın bir kül tabakasıyla kaplı durumda. Bunu kazıyıp çıkarmak da bir hayli zor.
Sayfa 19 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Başlarına gelen bedbahtlıklarının sorumlusunun bizzat kendileri olduğunu hâlâ bilmeyen zavallı insanlar! “Hayat pazarından aldığını, ödemek zorundasın!”
Sayfa 150 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
İşin temeli, düşünce ve fiillerin arındırılması ve insanlığı yöneten gerçek yasaları tanımak. Bu, dünyanın başlangıçtan sona kadar tüm tarihini içeren ilksel büyük gelenektir.
Sayfa 28 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Reklam
İnsan hiçbir zaman bu denli koyu bir pisliği aşmak durumunda kalmadı; hiçbir zaman da bu denli hasta bir ortamda yaşamadı. Burunlarımızı en pis kokuları bile solumaya nasıl da alıştırdıklarını görüyor musunuz? Gözlerimizi en berbat arsızlıklara içimiz titremeden bakmaya nasıl da alıştırdıklarını, kulaklanmızı en feci vahşet haykırışlarını hiç tepki göstermeksizin duymaya nasıl da alıştırdıklarını görüyor musunuz? Güzelliğin süprüntüye, faziletin rezilliğe, iyilikseverliğin aptallığa, onurun ise etrafını küçümsemeye dönüştürüldüğü günümüzde çevremizde olup bitmekte olanları dikkatlice gözleyecek olursak Deccal’ın çoktandır aramızda olduğunu görürüz!
Sayfa 22 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Yaratılış, bittiği yerde daima yeniden başlar; Tanrı’nın büyük nefes verişi, nefes alışı gibi... İki tür insan olacaktır: İlahi niteliğinin şuurunda olup bunu tamamına erdirmek için gayret sarf edenler ve diğer taraftan bunu, isteyerek veya ellerinde olmadan unutmuş olan ve hiçbir zaman inisiyeler gibi ölümü yenmeyi bilemeyecek olan insanlar.
Sayfa 46 - Ruh ve Madde Yayınları - 2. Baskı/ İstanbul, 1995 - Çeviren: Hâluk Özden
Şayet insan, duyularının ve zihninin, gerçekte ilâhi ben'in tanınmasına çıkaran büyük merdivenin sadece minik bir basamağını oluşturduklarını kabul etmek isteseydi, tüm ümitleri için ona izin verilirdi.
İçinde bulunduğumuz düşüş geçicidir. Bu iyi tohumların ayıklanmasına vesile oluşturmaktadır. Modern dünyanın kaosu içinde bile ebedî hakikatlere ilişkin duru bir anlayışı kendine muhafaza etmeyi bilenlerdir bunlar. Ancak bu kez de karşılarına Antechrist (Mesih-karşıtı; Deccal) çıkıvermekte ve tıpkı aziz Pavlus'un dediği gibi, başlıca niteliği yanlış olanı baştan çıkarıcı ve cazip kılmak olan sayısız propagandaları ile insanları şeytanca ağına düşürüvermektedir.
Hint Mitolojisi'nden Bilime Yön Vermiş Hikayeler
Çok ama çok eski zamanlarda 60 kızı olan Dakşina adında bir adam yaşarmış. Bu adamın en büyük derdi evlilik çağına gelmiş olan bu kızlarını evlendirmekmiş. Ancak kızlardan 27'si birbirlerine o kadar bağlıymışlar ki, hiç ayrılmak istemezlermiş. Bu 27 gelin adayı kız evlendikleri zaman bile ayrılmamaya karar vermişler. Hint mitolojisinde
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.