Şimdi Kim'i beklerken, bir başka çığlık duydu; yüksek tonda, uzun ve umutsuz. Bu çığlığı biliyordu. Vücuduna defalarca bıçak saplanan birine aitti. Acının sesiydi. Ölümün sesiydi. Bu bir yansıma değildi; bu, annesinin ruhundan gelen bir uyarı değildi.
Bu gerçekti. Bu, üst kattan geliyordu.
Kim'in pürüzlü çığlığı sanki cennetten geliyormuş gibi üzerinde patladı.
"Cat, kaç!"