Hızırla Kırk Saat - Şiirler III

Sezai Karakoç
Bu kitabı oluşturan şiirler, 1967 yılı Mayıs-Haziran aylarında yazılmış ve doğrudan kitap olarak yayınlanmıştır. Kitabın bütün baskıları Diriliş Yayını olmakla birlikte, sadece ikinci baskı, Fatih Yayınevince yapılmıştır. 31. Bölüm`deki Batı Korosu`nun (aslı fransızca) çevirisi "Edebiyat Yazıları III - Eğik Ehramlar" isimli eserimizde bulunmaktadır.
128 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Hızırla Kırk Saat
Sezai Karakoç'un 1967 yılının mayıs ve haziran aylarında her gün bir saatini verip 40 gün boyunca İstanbul Denizkapı'daki kahvehanelerde yazdığı şiirlerden oluşan kitabı. Hızır'ın şair kılığına değil şairin Hızır kılığına büründüğü bir şiir. Sezai Karakoç Hızır kılığında her bir bölümde dünyamızın ve tarihimizin bir başka yerindedir. Bir gün Musa ile Kızıldeniz'i aşarken bir gün ilk vahyin geldiği Hira'dadır. Bir bakmışız ki Ashabı Kehf mağarasında yedi uyurlar arasındayken ansızın düşer hicret yollarında Arabistan'da bir çöle. Şiiri anlamak ve anlamlayabilmek için hem Sezai Karakoç'un hem de İkinci Yeni şiirinin diline alışkın ve hakim olmak gerek. Ve ardı sıra kitabın içine girdiğinizde yanınıza Hızır'ı alıp büyülü bir dünyada yollara koyuluyorsunuz. Şiire ilgi duyanların okumasını tavsiye ederim. Ayrıyetten İslam Tarihi konusunda düşünce geliştirmek isteyen kişilerin de Hızırla Kırk Saat adlı eseri mutlak anlamda incelemeleri gerekir kanaatimce. Kitabın içinde geçen bazı olayları sıralayacağım; Savaş-Ortadoğu, Hz.Meryem ve Hz.İsa'nın doğumu, Hz.Musa ve Hızır'ın yolculuğu, Kurban Bayramı, Ashabı Kehf, Veda Hutbesi, Hallacı Mansur, Hz Musa ve firavun-Mucizeler, Miraç, Efendimiz'in doğumu, İlk vahiy, Hicret, Efendimiz'in vefatı, Kıyamet.
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Edebiyat sıkışmayınca şair yetişmezmiş!
“Her evde kutsal kitaplar asılıydı. Okuyan kimseyi göremedim. Okusa da anlayanı görmedim.” (s. 7) Okumak bir eylem, anlamak bir devrim! Bütün kitapları, geçmişten günümüze yazılan ne varsa… Okumalı değil yalnızca, irdelemeli, didik didik etmeli; yazılanı, onu yazanı, yazdığı ruh halini. Ancak böyle mümkün okunan eserin ruhuna erişmek. “
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yine bir gece ve ben yine Sezai Karakoç şiirleri okudum, Hızırla Kırk Saat. "yak yıldızlarını ayını ey kutlu gece bir kurban gibi yeniden başlamak gerekiyor işe" Bir şiir 40 bölüm ya da 40 şiir, Hızırla bir tarih yolculuğu, manevi bir yolculuk. Sezai Karakoç'un "çile" diye adlandırabileceğimiz kırk günün sonunda ve Hızır'la
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Kitap, bir şiir kahramanı olarak Hızır’ın insanlık tarihi içinde kronolojik olmayan seyahatinden 40 sahne üzerine kurulu bir “mesnevî”dir. 31 numaralı bölüm ise Peygamber Efendimiz’in mucizelerinden birini; ay bölünmesi (şakk’ul kamer) mucizesini konu edinmektedir. Devamındaki bölümde ise ana konu Miraç’tır. Bu muhteşem şiir, Karakoç’u “büyük
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
"Bütün sevgileri sen kendin kendin için öce çevirdin Ve üstüne büyük harflerle yazdın BAŞKA YERDE KULLANILMAYACAK" Evvela kitabın isminin nereden aldığına değinmek istiyorum; Karakoç 1967 yılında Nisan ve Haziran ayında yeni kapıda bir kahvehanede 40 günde her gün bir saat vaktini ayırarak 40 şiir olacak şekilde yazmıştır. Karakoç
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
127 syf.
10/10 puan verdi
Sezai Karakoç ile İlk tanışmam..
Etkileyici, manevi aşkla yazılan bir birinden güzel ve derin hislere boğan bir eser.. Kitabın hikayesini öğrendikten sonra çok daha farklı hislerle okudum. Her insanı tarihi yolculuğa çıkaracak bir güç var, sizde en kısa zamanda okumakla kalın
Şiirler 1 - Hızırla Kırk Saat
Şiirler 1 - Hızırla Kırk SaatSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19782,401 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
13 saatte okudu
Hızır'ın dilinden dünya tasvir ediliyor. Toplamda 40 şiirden oluşan kitap, birinci şiirden kırkıncı şiire kadar bizi Hızır'la birlikte farklı olaylara tanık olacağımız bir yolculuğa götürmektedir. Gelin hep birlikte zaman tüneline girelim: Hızır'la çıktığımız bu yolculukta; "Her evde kutsal kitaplar asılıydı, Okuyan kimseyi görmedim, Okusa da anlayanı görmedim" deyip Hz. Nuh gemisine bineceğiz, Hz. Lut'un sözlerini işiteceğiz, Hz. Yusuf'la Kuyuya atılacağız, Hz. Musa'nın yanında asa olacağız, denizi yaracağız, Hz. Meryem'le birlikte iftiralardan alnımızın akıyla çıkacağız Allah'ın yardımıyla, Hz. İsa'nın ruhlara can verdiğine tanık olacağız, Hira Dağına çıkacağız, Örümcek ağı müşriklerle aramızda perde olacak, Miraç'ta Sidretül Müntehaya varacağız, Hicret'in meşakkatli yolculuğunun sonunda Taleal Bedru Aleyna ile mest olacağız. Ömer Bin Hattab olup dimdik ayakta kalacağız, Bekir Olup Sıdk sıfatını alacağız, Osman olup Zinnureyn olacağız, Ali olup öldürülmek pahasına da olsa peygamber yatağında yatacağız, Yeri gelecek Hallac-ı Mansur'la derimiz yüzülecek, Filistin, Bağdat, kıyamet, kurban... Her olayda farklı mesajlar verilmektedir. Kitabın üslubu açık olmadığından, anlatılanları anlayabilmek için İkinci Yeni şiiri bilmek gerekir.
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
"bir kentten daha geçtim buğdayları yakıyorlardı yedikleri pirinçti birbirlerine açılan borular gibi üfürüyorlardı sonra birbirlerinden borular gibi çıkıyorlardı pirinçler gibi çoğalıyorlardı atlarını yalnız atlarını cana yakın buldum öpüp çıkıp gittim yelelerini" Sezai Karakoç'un her gün Yenikapı'daki kahvehanelere giderek 40 günde tamamladığı 40 ayrı şiir gibi gözüken uzun bir şiirin, daha doğrusu bir yolculuğun kitabı. Şair her şiirde başka bir yerde Hızır(a.s) ile mi buluşmaktadır yoksa Hızır'laşmakta mıdır? Daha çok bir duruştadır, karşısına çıkan duvarlara kendince bir karşı duruş sergileme arayışındadır bence. Çokça din tarihinden imgeler ve olaylar bulabileceğiniz, kah Bağdat'ta kah Mekke ve Medine'de, kah İstanbul'da kah Urfa'da, Kah Yunus olup balığın karnında, kah Eyyub'un sabrında, kah Musa ile çobanlıkta... Ehl-i Kitab'a ait birçok kıssa ve olay sembol olarak var kitabın içinde. Bu sebeplerle anlam olarak kapalı, kendini herkese açmayan şiirler var karşımızda.
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Tevâfuken yollarımız bir an da bu kitap ile kesişti. Okuma planlarımda yokken kendimi sayfalardan ayıramaz buldum. Üstad'ın her kitabı benim için çok kıymetli kendisi her yazardan çok çok farklı bir yerde. Bir yazarın ikinci veya üçüncü kitabını okumak beni hep usandırırken bunun asla olmadığı 2-3 yazardan biri Ve bir de ona karşı çok büyük bir özlem var içimde tabii. Ondan bir ders bile olsun almak hayalinde iken dersleri kitaplarından almak zorunda kalmak mahzun bırakıyor. Üstad'ın 40 şiirinin bulunduğu bu kitapta çok güzel bir kitaptı birçok şiiri okurken gözlerim doldu. Onun Peygamberص aşkı,tasvir edişi apayrıydı. Kesinlikle okunması lazım.
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,401 okunma
128 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Başlarda içine girmekte zorlandığım, ama adeta beni yavaş yavaş içine çeken bir kitap. Sezai Karakoç'u tanımak adına iyi bir başlangıç oldu diye düşünüyorum. Fikri zikri ne hoştu... Bazı şiirlerinde çok tepkisiz kalmış olsam da, bazılarında çok güçlü bulduğum kısımlar oldu. Özellikle aklımda kalanlardan 12. şiiri; "işte o vakit çocuk doğuran kelime geldi" gibi şah mısralardan oluşan müthiş bir başlangıç, Hz. İsa'nın ismiyle karşılaşmadan onu bütün hücrelerinizde hissetmeniz, ve birden kaderi mutlak gibi karşınıza çıkmasının hazzı... Aman Allah'ım ! Yine okuduklarımın hayatımla dolaysız bağlantılı olduğunu düşündüren bir olay : ilk defa İzmir'e geliyorum, ve denizle ilk karşılaşmamda şu mısraları okuyorum : "çağır çağır o rüzgâr gelsin / Belki içinde bir fısıltı bulabilirsin / Denize yüklersin / O da kısır kadınlara veriversin / Ve deniz şu kıyısına indiğiniz / Hiç değişmesin / çağır çağır akşamı". Ya miraç gecesini anlatan şiire (32.) ne demeli? "Ve dağıtın dostlara / Gök armağanı / Namazı / Beş kere / Günlük bir miraç gibi" sade ve şükür kaynağı. Son olarak, 34. şiirinde: "Sen arıtacaksın / Bu kelimelerin lâvlarıyla / lânet volkanlarını / Sen devşireceksin menekşelerini / En yüce dağ doruklarında / Gözlerin kanatların / Gece secdelerinin / Muştu siperlerinin / İlk günlüğünü / Sen yayınlayacaksın / Sen kuracaksın / Seher çocuklarının / Tek kentini / Sen bildireceksin / Dünya geldi geleli / En önemli haberi". Daha ne kadar güzel anlatıla bilir son peygamberin mucizesi ...
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20172,401 okunma

Yazar Hakkında

Sezai Karakoç
Sezai KarakoçYazar · 88 kitap
Babası Yasin Bey orta halli bir tüccar olup I. Dünya Savaşı'nda Kafkasya Cephesi'nde çarpışırken Ruslara esir düşmüştür. Dedesi Hüseyin Bey de Plevne Savaşı'na katılmış, Gazi Osman Paşa'nın teşekkürünü kazanmıştır. Annesinin ismi ise Emine idi ve ev hanımıydı. Ahmet Sezai Karakoç İlkokul eğitimini 1938-1944 yılları arasında Ergani'de tamamladı. 1944 yılında sınavlara girip Maraş Ortaokulu'nda parasız yatılı olarak okumaya hak kazandı. 1947-1950 yılları arasında lise eğitimini yine parasız yatılı olarak Gaziantep Lisesi'nde tamamladı. Lise eğitimi boyunca Felsefe dersine ilgi duydu ve Felsefe okumaya karar verdi. Üniversite eğitimi için İstanbul'a geldi. Babası onun ilahiyat fakültesinden mezun olmasını istiyordu. İmkanları dahilinde eğitimine devam edebileceği yatılı tek bölüm Siyasal Bilgiler Fakültesi idi. Üniversite sınavlarına hazırlanırken kazanamama ihtimalini de göz önüne alarak her ihtimale karşı Felsefe bölümüne kayıt yaptırdı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini kazanarak başladığı yüksek öğrenimini 1955'te fakültenin Maliye Bölümünden mezuniyetle tamamladı. Altan Öymen'le aynı dönemdendi. Mecburi hizmet sebebiyle Maliye Bakanlığında Hazine Genel Müdürlüğü Dış Tediyeler Muvazenesi bölümüne atandı. Daha sonra Maliye Müfettişliği sınavına girdi ve sınavı kazandı. 11 Ocak 1956'da müfettiş yardımcılığı görevine başladı. 1959 yılında İstanbul'da gelirler kontrolörü oldu. Bir ara Ankara'ya çağrılıp Yeğenbey Vergi Dairesi'nde görevlendirildiyse de kısa bir müddet sonra yine İstanbul'daki görevine döndü. Görevi icabı Anadolu'yu çok gezdi ve birçok il ve ilçeyi inceleme, tanıma fırsatı buldu. 1960-1961 yıllarında yedek subay olarak yaptığı askerlik görevinden sonra İstanbul'daki görevine kaldığı yerden devam etti. 1965'ten 1973'e kadar birçok kez istifa etti. 1973'ten sonra da hiçbir resmi görev almadı. İstanbul'da Diriliş Yayınları ve "Diriliş" dergisini kurdu. 1990 yılında "güller açan gül ağacı" amblemiyle Diriliş Partisini kurdu. Yedi yıl partinin genel başkanlığını yürüttü. Ancak bu parti 19 Mart 1997'de üst üste iki genel seçime girmediği için kapatıldı. 2006 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü ile ödüllendirildi. Bakanlığa, ödülün para kısmının kültür sanat işlerine harcanmasını, diğer kısmınınsa posta ile bildirdiği adrese yollanmasını rica ettiği bir mektup yolladı. 2007 yılında Yüce Diriliş Partisini kurdu ve partinin genel başkanlık görevini yürütmüştür. 2007 yılının Nisan ayından ölümüne kadar her cumartesi akşamları, Yüce Diriliş Partisi İstanbul İl Başkanlığında değerlendirme konuşmaları yapmıştır. Bu konuşmalar partinin internet sitesinden canlı olarak yayınlanmıştır. Karakoç, 2011 yılında Cumhurbaşkanlığı Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü fakat kendisine verilen plaket ve para ödülünü reddederek bu ödülü almaya gitmedi. 16 Kasım 2021'de yaşlılığa bağlı geçirdiği kalp krizi sebebiyle İstanbul'daki evinde öldü. 17 Kasım günü Şehzadebaşı Camisi'nde kılınan ikindi namazına müteakip aynı caminin haziresine defnedildi. Eserleri Şiir - Şiirler I (Monna Rosa) - Şiirler II (Şahdamar-Körfez-Sesler) - Şiirler III (Hızırla Kırk Saat) - Şiirler IV (Taha'nın Kitabı, Gül Muştusu) - Şiirler V (Zamana Adanmış Sözler) - Şiirler VI (Ayinler/Çeşmeler) - Şiirler VII (Leylâ ile Mecnun) - Şiirler VIII (Ateş Dansı) - Şiirler IX (Alınyazısı Saati) Gün Doğmadan (Toplu Şiirler) Çeviri Şiir - Batı Şiirlerinden - İslâmın Şiir Anıtlarından Deneme - Edebiyat Yazıları I Medeniyetin Rüyası Rüyanın Medeniyeti Şiir - Edebiyat Yazıları II Dişimizin Zarı... - Edebiyat Yazıları III Eğik Ehramlar Düşünce - Ruhun Dirilişi - Kıyamet Aşısı - Çağ ve İlham I-II-III-IV - İnsanlığın Dirilişi - Diriliş Neslinin Âmentüsü - Yitik Cennet - Makamda - İslâmın Dirilişi - Gündönümü - Diriliş Muştusu - İslâm - İslâm Toplumunun Ekonomik Strüktürü - Düşünceler I-II - Dirilişin Çevresinde - Fizikötesi Açısından Ufuklar ve Daha Ötesi I-II-III - Yapı Taşları ve Kaderimizin Çağrısı I-II - Samanyolunda Ziyafet - Unutuş ve Hatırlayış - Varolma Savaşı - Çağdaş Batı Düşüncesinden - Çıkış Yolu I-II-III İnceleme - Yunus Emre - Mehmet Âkif - Mevlânâ Tiyatro - Piyesler I - Armağan Hikâye - Hikâyeler-I Meydan Ortaya Çıktığında - Hikâyeler-II Portreler Günlük yazılar - Farklar - Sütun - Sûr - Gün Saati - Gür Röportaj - Tarihin Yol Ağzında - Unutuş ve Hatırlayış - Çıkış Yolu I - Çıkış Yolu II - Çıkış Yolu III Belgesel - Gün Doğmadan
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.