Tarih , İnanç ve Uygulama

Hristiyanlık

Mahmut Aydın

Hristiyanlık Gönderileri

Hristiyanlık kitaplarını, Hristiyanlık sözleri ve alıntılarını, Hristiyanlık yazarlarını, Hristiyanlık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İsa Peygamber/ Apokaliptik Gelecek
İsa Mesih, kendisini Tanrısal Krallık'ın kurulmasından önce gelen son derece Tanrı-Bilinçli, Kutsal Ruh ile bütünleşmiş ve insanlara şifa dağıtan bir peygamber/elçi olarak gören bir kimseydi. Bir başka görüşe göre o, özel olarak Tanrı'nın Ruhu tarafından tayin edilen, O'nun nihai idaresinin müjdeli haberlerini insanlara bildiren ve bunları uygulamaya koymaya çalışan eskatolojik bir peygamberden başka bir şey değildi. Bu neden İsa, kendisini gelmesi an meselesi olan Tanrısal Krallık inancı ile çepçevre kuşatılmış bir apokaliptist olarak görüyordu. O, bu apokaliptik gelecek beklentisi içinde yaşadı ve öldü. Onun yaşamında çektiği ve çarmıhta katlanmak zorunda kaldığı ıstırap ve acıların bu apokaliptik beklentinin gerçekleşmesine yardımcı olacağı düşüncesinde olduğu daha sonra Hristiyanlar tarafından iddia edilmiştir. Apokaliptik gelecek beklentisinde dindar ve doğru insanların acı ve ıstırap çekmesi son derece gereli bir safha olarak görülmektedir. Tıpkı şiddetli sancılardan sonra bir çocuğun dünyaya gelmesi gibi, bu dünya hayatının son bulup ebedi olan Tanrısal Krallık'ın gelmesi için de dindar ve salihli kişilerin acı ve ıstırap çekmesi gerekmektedir.
Yahudilerin Sürgün Yorumu
Bu çerçevede Yahudiler sahip oldukları Tanrı ve ahit tecrübesinden dolayı başlarına gelen sürgün ve benzeri felaketleri Tanrı'nın kendilerini terk etmesi olarak değil, bir uyarısı olarak görmüştür.
Reklam
Sünnet
Kitab-ı Mukaddes'teki Tanrı ve İbrahim Peygamber arasında gerçekleştiği ifade edilen ahit öykülerine baktığımızda söz konusu ahdin karşılıklı yükümlülük gerketiren bir anlaşma olduğunu görürüz: Buna göre Tanrı, İbrahim Peygamber'i büyük bir ulusun atası yapacak, kutsayacak ve koruyup kolayacak. Bunun karşılığında İbrahim Peygamber ve soy da Tanrı'ya itaat edecek, O'nu onurlandıracak ve bu ahdin sembolü olarak da soyunun erkek çocukları Tanrı'ya ait olduklarının nişanı olarak sünnet olacak.
Günah ve Tövbe
Günahın insanı Tanrı'nın yolundan uzaklaştırması karşısında tövbe ve hidayet insanı tekrar Tanrı'nın yoluna geri getiren uygulamadır. Kısaca günah nasıl insanı Tanrı'dan uzaklaştırıyorsa yapılan günahtan pişmanlık duyularak Tanrı'dan af dilemek de insanoğlunu tekrar Tanrı'ya yakınlaştırır.
Günah
Kitab-ı Mukaddes'e göre insanoğlu, Tanrı'nın yasağını çiğneyerek tabi tutulduğu bu sınavda başarısız olmuştur. Kitab-ı Mukaddes anlatısına göre ilk insan ve eşi, Şeytan tarafından ayartılarak dolduruşa gelir ve kendilerine Tanrı tarafından yasak kılınan eylemi yaparak ilk günahı işler.
Günah
İnsanlar, merak ve arzularının sonucu özgür bir şekilde Tnarı'nın idaresi karşısında kendi iradelerini tercih ederler ve böylece yaratılışı bozarak günahın ortaya çıkmasına yol açarlar.
Reklam
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.