Ama hep böyle değil midir; sizin doğru mu yanlış mı yapmanız hiçbir şeyi değiştirmez, vicdanın hiç mantığı yoktur her halükârda sızlar durur. Vicdanım kadar akılsız bir köpeğim olsa hemen zehirlerdim. Bu meret insanın içindeki geri kalan her şeyden daha fazla yer kaplıyor ve hiçbir işe de yaramıyor.
"Durun! Hele bir buraya bakın, beyler." Durup dinlediler. “Kandırıldık... Hem de fena kandırıldık. Ama bütün kasabanın halimize gülmesini istemeyiz herhalde, ölene kadar bizimle dalga geçip dururlar. Hayır. Yapmamız gereken şey buradan sessizce çıkmak, gösteriyi övmek ve kasabanın geri kalanının da kandırılmasını sağlamak! O zaman hepimiz aynı gemide oluruz. Haksız mıyım?" ("Kesinlikle haklısın... Yargıç doğru söylüyor!" diye bir ağızdan bağırdılar.) "Peki o zaman... Kandırılmakla ilgili hiçbir şeyden bahsetmek yok. Evinize gidin, herkese gelip oyunu izlemesini tavsiye edin."