Yahya Kemal anlatıyor:
"Birçok günlerimi Ziya Gökalp'le konuşarak geçirdim. Mâziye arkasını çevirmiş, sabit bakışla istikbâle bakardı. Mâziye karşı daüssılamı (mâziye hasretimi) hararetle söylediğim bir gün dedi ki:
Harâbisin harâbâti değilsin
Gözün mâzidedir âti değilsin.
Bende mâzinin kulağıma fısıldadığı bir sesle cevap verdim:
Ne harâbiyim ne harâbâtiyim
Kökü mâzide kalan âtiyim."