Kelebeklerin bir günlük ömrü olurmuş, insanın da öyle aslında. Hangi ihtiyara sorsan "Ömrün nasıl geçti" diye; "Göz açıp kapayıncaya kadar" der. Çarşambalı Deli Remzi haklı. Sûfiler haklı. Ama bu haklılık insan hayatını pek değiştirmiyor. Çünkü biz ömrün çok kısa olduğunu duyuyor, düşünüyor ama az sonra unutuyoruz. İnsanoğlu unutkan ve nankördür. Elindekinin kıymetini bilmez, kaybedince mızıldanır. Biz her zaman bu işi bir hatırlar, bir unuturuz. Sürekli hatırda tutmak velîlere mahsus. Ölmeden ölenlere. Bizim gibi faniler hep unutacak ve yeniden hatırlayacak.
İnsanlar bekliyor.
Sükûnetle dişlerini sıkıp sabrederek bekliyor. Dünyanın gelir dağılımı bakımından en adaletsiz ülkelerinden biri olan Türkiye'de ilk iş olarak adaletin işlerlik kazanmasını bekliyor. Vurgunu, soygunu, hortumu görüyor; sineye çekiyor. Devlet denilen o soyut varlığa hala güveniyor.
Devlet bu asil millete layık olmalıdır.
... biz ömrün çok kısa olduğunu duyuyor, düşünüyor ama az sonra unutuyoruz. İnsanoğlu unutkan ve nankördür. Elindekinin kıymetini bilmez, kaybedince mızıldanır.