Hz. Fâtıma' nın dünyaya geldiği dönemde kız evlatları pek sevilmez,doğumundan dolayı babalar üzülür ve yüzlerinin rengi değişirdi.
O dönemde kız evladını toprağa gömen babalara şahit olanlar,kız evladı odaya girdiği için ayağa kalkan bir babaya da şahit olacaktı.
Düğünlerde "damatlar Ali gibi, gelinler Fâtıma gibi olsun." diye dualar edilmiş ve içten gelerek "Amin!" denilmiştir. Ve sadece "Amin!" denilmiş ne yazık ki hayatlara taşınılmamıştır.
#
Her işimiz Allah rızası için olmalıdır. Allah rızası dışında olan hiçbir amel makbul ve kabul değildir. Allah için yapan, mükâfatını Allah'tan alır . Allah'tan başkası için yapan ise , mükâfatını ne için yaptıysa ondan alır; tabi ki alabilirse...