Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı

İbrahim Sarıçam

Oldest Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Quotes

You can find Oldest Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı quotes, oldest Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Cahiliye döneminde Güneş'e tapanlar, Güneş'i temsil eden putların bulunduğu tapınakta; güneşin doğuşu, zevali ve batışı sırasında günde üç vakit dua ederlerdi. Bu üç vakit güneşe tapanlara muhalefet için İslam'da ''KERAHAT VAKTİ'' kabul edilmiştir.
Hz. Muhammed صلى الله عليه وسلم fakir olarak büyüdü. Bunun hikmeti şu şekilde yorumlanabilir; Zengin birisi olsaydı, İslam'a davet ettiği zaman, insanların ona malından istifade etmek için inandığı sanılabilirdi. Halbuki insanları cezbedecek, halkı etrafında toplayacak, dediğini tasdik ve davet ettiği esasları kabul ettirecek ve bu iş için önemli bir araç olarak kullanılabilecek paraya sahip değildi. İleriki yıllarda insanlar onun etrafında mal için değil, inanç uğruna toplanacaklardır.
Reklam
Hz Muhammed صلى الله عليه وسلم'in Ümmi oluşundaki ( Okuma-Yazma bilmemesi) hikmeti şöyle yorumlayabiliriz; Şayet peygamberlikten önce okur- yazar olsaydı, peygamberlikten sonra karşıtlar, onun, kutsal kitapları, geçmişte yaşamış milletlerin tarihini okuyarak elde ettiği bilgileri tebliğ diye sunduğunu iddia edebilirlerdi. Nitekim Hz. Peygamber'in ümmi olmasının başlıca hikmeti Kur'an-ı Kerim'de şöyle belirtilmektedir: '' Sen bundan önce ne bir yazı okur, ne de elinle onu yazardın. Öyle olsaydı batıla uyanlar kuşku duyarlardı.'' Bunun dışında Hz. Muhammed صلى الله عليه وسلم, devrinin meşhur rahip, şair, kahin, ve bilge kişileri önüne çöküp ders almamış ve ilim öğrenmemiştir. Kahinlerin mahareti olan sihir, büyü gibi gizli ilimler konusunda da hiçbir bilgisi ve iddiası yoktur. Hatta bunlardan nefret ederdi. Bazı alimler, onun ümmiliğini peygamberlik alametleri arasında gösterir. Çünkü o, okur-yazar olmadığı halde, bir surenin benzeri bile ortaya konulamayan bir kitap getirmiştir. Peygamberliği döneminde kendisine indirilen bu kitabı okuyor, tekrarlıyor ve bir harfinde bile tereddüde düşmüyordu.
O günkü ortamda geçimi sağlayabilmek adına yapılabilecek işlerin en başında ya ticaret ya da hayvanların bakımını üstlenmek gelmektedir. Hz. Muhammed صلى الله عليه وسلم buyurmuşlardır ki; ''Peygamberler içinde çobanlık yapmayan yoktur.'' Mesela Hz. Musa da , Hz. Davud da çobanlık ettikleri sırada peygamber olmuşlardır. Bu Mekke'de çocukluğunu ve gençliğini geçiren bir kimsenin meşgul olacağı normal bir iştir. Aynı zamanda çobanlığın kişiyi sabra ve tahammüle alıştırdığını, himayesi altındakileri koruma alışkanlığı kazandırdığını ve sorumluluk duygusu aşıladığını da belirtmek gerekir.
Müşrikler bizzat Hz. Peygamber'in kendisine başvurarak da bazı tekliflerde bulundular. Bundan bir sonuç alamayan müşrikler, ''Biz senin ibadet ettiğine ibadet edelim, sen de bizim taptıklarımıza tap.'' şeklinde bir teklif daha götürdüler. Bunun üzerine Kâfirun Sûresi nazil oldu. Bu sûrenin meali şöyledir: '' De ki: Ey kâfirler! Ben sizin tapmakta olduklarınıza tapmam. Siz de benim taptığıma tapmıyorsunuz. Ben de sizin taptıklarınıza asla tapacak değilim. Evet, siz de benim taptığıma tapıyor değilsiniz. Sizin dininiz size, benim dinim banadır.''
Dilimize çok farklı anlamda geçen sözcüklerde bugün
Asabiyet, bir kimsenin asabesini, yani baba tarafından akrabalıklarını veya genelde kabilesini, ister haklı, ister haksız olsun her zaman savunmaya hazır olmasıdır; dış tehlikelere karşı koymak veya saldırı yapmak gerektiğinde bütün kabile üyelerininin harekete geçmesini sağlayan birlik ve dayanışma ruhudur.
Sayfa 44 - Diyanet İşleri Başkanlığı
Reklam
Müşrikler putların kendileri için Allah’a birer şefaatçi olduğunu düşünürler ve onlara kendilerini Allah’a yaklaştırmaları için taparlardı.
Sayfa 65 - Diyanet işleri başkanlığı
Abdülmuttalib’e, ataları arasında Muhammed adıyla anılan bir kimseye rastlanmadığı hatırlatılıp torununa bu ismi vermesinin sebebi sorulduğunda “Onun gökte ve yerde övülmesini istedim” cevabını vermiştir.
Sayfa 71 - Diyanet işleri başkanlığı
Çünkü insan, zorla alıştırmayla, kanunlarla, kaba kuvvetle ıslah edilemez, sadece davranışı değişebilir.
Sayfa 174 - Diyanet işleri başkanlığı
Peygamberimiz yolculuğa çıkarken ne örümceği ve nede güvercini hesaba katmıştı. O, tüm gerekli tedbirleri alarak yola çıkmıştı.
Reklam
Hz. Muhammed (s.a.s.), Mekke'de oturan Kureyş kabilesinin Haşimoğulları kabilesine mensuptur.
Sayfa 68
613 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.