Hz. Muhammed'in Hayatı

Mevlâna İdris
Müslüman orduyu Hayber'in kalelerini kuşattı.
Sayfa 219
"Allah katında en iyiniz, tekçe sahibi olanınızdır" dedi .
Sayfa 193
Reklam
Akrabaya iyilik ve yardım etmek, akrabaları ziyaret etmek, akrabalık bağlarını canlı tutmak "Sıla-i rahim" diye isimlendirilir. Peygamber Efendimiz, sıla-i rahime çok önem verirdi. Bu konuda şöyle buyurmaktadır: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin. Allah'a ve ahiret gününe iman eden sıla-i rahimde bulunsun." (Buhârî, "Edeb", 85) Bir
Sayfa 289Kitabı okudu
Veda hutbesi ve Hacc
Hz. Peygamber Arafat'tan ayrılmadan önce inen ayet İslam dini hakkında şu hükmü içeriyordu: "Bugün size dininizi kemâle erdirip nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam'ı seçtim." (Mãide Suresi, 5/3) ... . Hz. Peygamberin sav. Arafat'ta yaptığı konuşmada, "Bu yıldan sonra sizinle burada belki de bir daha buluşamayacağım. " buyurması ve bir süre sonra da vefat etmesi dolayısıyla onun bu haccına "Vedâ Hacci", hutbeye de "Veda Hutbesi" denilmiştir. Hz. Peygamber, bu hac sırasında çeşitli yer ve zamanlarda birden fazla konuşma yapmıştır.
Sayfa 252Kitabı okudu
Böyle bir orduyla savaşmayı göze alamayan Ebû Süfyan ve heyet üyeleri İslâm'ı kabul etmiş olarak Mekkeye döndüler.
Sayfa 190
Sayıca az bir toplulukla kazanılan Bedir zaferi, müslumanlarin hayatını çok olumlu biçimde etkiledi.
Sayfa 166
Reklam
Hz. Peygamberin bizzat katıldığı son savaş olan Tebük seferi Müslümanlar için ciddi bir sınav olmuş, zor bir zamanda (sa'atü'l-usra) yapıldığına işaret eden ayetten (Tevbe Suresi, 9/117) hareketle, sefere katılan orduya "zor zamanların ordusu anlamında "ceyşü'l-usra" denilmiştir. Kur'an-ı Kerim'de bu sefere dair birçok ayet yer almaktadır.
Sayfa 228Kitabı okudu
Hicretin 9. yılında (631) hac ibadeti farzı kılındığında Hz Peygamber o yıl bizzat hacca gitmedi ve Hz Ebubekir'i hac emiri olarak görevlendirdi. Hz. Ebûbekir'in, 300 hacı adayıyla birlikte Mekke'ye hareket etmesinden kısa bir süre sonra, Tevbe suresinin müşriklerle daha önce yapılmış olan antlaşmaları konu alan ilk ayetleri nazil oldu. Bunun üzerine Resulullah, bu ayetlerdeki müşriklere yönelik bir tür ültimatom içeren hükümleri bildirmesi için kendi ailesinden Hz. Ali'yi Mekke'ye gönderdi. Hz. Ali yolda kafileye yetişti ve durumu Hz. Ebû Bekir'e anlattı. Hac ibadeti Hz. Ebû Bekir'in idaresinde ifa edilirken, Hz. Ali bayramın birinci günü Mina'da Tevbe suresinin ilk ayetlerini okuduktan sonra müşriklere dört maddelik şu ültimatomu açıkladı: 1. Müşrikler bu seneden sonra Kâbe'ye yaklaştırılmayacaktır. 2. Kābe'yi çıplak tavaf etmek artık yasaklanmıştır. 3. Mü'minlerden başkası cennete giremeyecektir. 4. Önceden yapılmış olan antlaşmalar. süresi doluncaya kadar bozulmayacak. süre bitince Müslüman olmadıkları takdirde can güvenlikleri kalkacaktır.
Sayfa 196Kitabı okudu
Mekke'nin Fethi
Peygamber Efendimiz (sav) , ordusuyla 13 Ramazan 8 (4 Ocak 630) tarihinde medine'den ayrıldı. ... 20 Ramazan 8 (11 Ocak 630) 10.000 kişilik ordu Mekke'ye girdi. Efendimiz ( sav) Kabe'yi tavaf etti ve yaptığı konuşmasında; Hac ve Kâbe idaresi ile ilgili "sidane" ve "sikaye" dışında bütün görevleri kaldırdığını belirtti. "sidane" Kabe'nin bakımı "sikaye" hacılara su dağıtımı
Sayfa 192Kitabı okudu
Peygamber Efendimiz Hudeybiye Antlaşması'ndan bir yıl sonra 2.000 sahabi ile birlikte Mekke'ye gelip umresini kazā etmiş, bu umreye __Umretü'l- kazā__ adı verilmiştir. Umretü'l-kazā sırasında etraftaki dağ ve tepelerden Müslümanları seyreden müşrikler, onların heybetli, zarif ve onurlu davranışlarından etkilendiler. İslam'ın onlara kazandırdığı değerleri ve geleceğin Müslümanlara ait olacağını fark ettiler. Bu yönüyle umre Mekkelilerin kalbinde bir fethe dönüştü. Kureyş ileri gelenlerinden Halid b. Velid, Amr b. As ve Osman b. Talha bu ziyaretten kısa bir süre sonra Medine'ye geldiler ve Müslüman oldular.
Reklam
Bey'atürridvan - Mart 628
Umre ziyaretini bildirmek için Mekke'ye elçi olarak gönderilen Hz. Osman'ın tutuklanması, Resulullah'a, Osman'ın öldürüldüğü şeklinde ulaştı. Habere son derece üzülen Peygamber Efendimiz, müşriklerle kanlarının son damlasına kadar savaşacaklarına dair ashabından biat aldı. Bu biata Fetih suresinde belirtildiği üzere (Fetih, 48/18) **"Allah'ın razı olduğu biat"** anlamında Bey'atürrıdvan denildi. Ayrıca bu biat "semure" denilen bir çeşit çöl ağacının altında yapıldığı için Bey'atü'ş-şecere (ağaç altında yapılan biat), biat eden sahābīlere de Ashâbü'ş-şecere (ağaç altında biat edenler) adı da verilmiştir. Kureyşliler, Müslümanların Peygamber Efendimize bağlılıklarını ve ölümü göze aldıklarını ortaya koyan kararlılıklarını öğrenince telaşa kapıldılar. Önce Hz. Osman'ı serbest bıraktılar. sonra da Süheyl b. Amr başkanlığında bir heyeti barış yapmak üzere Hz. Peygambere gönderdiler.
Peygamberimizin bütün kızları Islâm döneminde yetişmiş, müslüman olmuş ve Medine'ye hicret etmişlerdir.
Sayfa 44
Her yaşayan ölür, Her yeni eskir, Her çok azalır, Her büyük yok olur.
Sayfa 26
Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde hayata geçirilen bir ulaşım projesi olan Hicaz Demiryolu’nun ilginç bir detayı vardır: Demiryolu Medine’ye ulaştığında raylara keçe döşenir. Bunun sebebi, orada Ravza-i Mutahhara’da kabri bulunan Peygamber Efendimizin ruhunu, trenin raylarda çıkaracağı seslerle rahatsız etmeme düşüncesidir.
Sayfa 340Kitabı okudu
“Güçlü kişi, güreşte hasmını yenen değil, öfkelenince öfkesini yenebilendir.”
Sayfa 323Kitabı okudu
749 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.
Resim