Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Osmanoğulları'nın rahm-ı mâdere (Anadolu'ya) düşüşü, Selçuklu'nun can çekişme safhasına rastlar. Devlet oluşu ise Selçuklu'nun ölümüne tevafuk eder.
Tecrübe dediğimiz nesne hatalarımızın oğludur.
Reklam
En korkunç düşman, mahiyeti meçhul düşmandır.
Gibbons şunları yazmaktadır: "Şu vakıaya itiraz edilemez ki Osmanlılar, yeni zaman içinde milliyetlerini tesis ederken dinî hürriyet umdesinin temel taşı olmak üzere vaz etmiş ilk millettir. Arkası kesilmeyen Yahudi tazibatı ve engizisyona resmen muavenet mesuliyeti lekesini asırlar esnasında Hıristiyan ve Müslümanlar, Osmanlıların idaresi altında ahenk ve vifak içerisinde yaşıyorlardı.”
Fethedilen şehrin en büyük kilisesini camiye çevirmek kutsi bir anane haline gelmişti.
Yerli halk ilk defa insani hakların farkına ve tadına vardı. Müslümanlarla kaynaştı. “Bizans askerlerinin püsküllü miğferlerine, Osmanlı yiğitlerinin sarığını tercih” eder oldu.
Reklam
Busbeck ise şunları yazıyor: “Türk sistemini kendi sistemimizle mukayese ettiğimiz zaman, istikbalin başımıza getireceği felâketleri düşünerek titriyorum. Sefer görmüş ve zafer itiyadı kazanmış askerler, meşakkatlere tahammül kabiliyeti: vahdet, intizam, disiplin, kanaatkârlık, tecrübe ve uyanıklık... Bizde ise umumî fakr, hususî israf, sarsılmış kuvvet, bozulmuş maneviyat, tahammülsüzlük, itaatsizlik, sefahat... Bunların en kötüsü, düşmanın zafere, bizim hezi- mete alışmış bulunmamızdır.”
Sayfa 68 - Osmanlı’daki esirlerin Pençik sistemiyle orduya kazandırılmasını Busbeck, Avrupa’daki Afrikalı kölelerle kıyaslıyorKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.