"Çünkü kıskanmak kötü değildir ama haset etmek kötüdür. Kıskanmak, başkasında olanın sizde de olmasını istemektir. Bu zararlı değil tam tersine sizin için yararlı olabilir. Oysa haset etmek, sizde olmayanın olmasına katlanamamaktır ve son derece düşmancadır. Hastanızı bu etiketten kurtarırsanız ona en büyük iyiliği yapmış olursunuz."
İç Dünya Oyunları, Yeşim Türköz (Sayfa 113 - Sistem yayıncılık)
"Siz hiç bir ucu sürekli yükselen diğer ucu da sürekli alçalan bir tahterevalli gördünüz mü?"
İç Dünya Oyunları, Yeşim Türköz (Sayfa 48 - Sistem yayıncılık)
"Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür!"
Akıl ona ters ters bakıp başını çevirdi. Çoşku, anlamaz gözlerle bakıp "Ne dedi bu şimdi?" diye sordu.
Yanıt, yaşça hepsinden büyük olan ve kelimelerin üzerine basa basa konuşan Sağduyu'dan geldi:
"İnsanoğlunun hafızasında unutma hastalığı vardır demek istedi. Kendisiyle dalga geçiyor anlayacağınız."
"Asıl benle dalga geçiyor" dedi Akıl.İç Dünya Oyunları, Yeşim Türköz (Sayfa 3 - Sistem yayıncılık)
Dizginleri ele almanın zannettiği kadar kolay olmadığını bir kez daha anladı. Demek iyinin ve doğrunun ne olduğunu bilmek yetmiyordu hala... Onun tek farkı, bu durumu diğerlerinden önce fark edebilmesiydi... Peki ne zaman olacaktı bu? Ne zaman her şey onun doğrularına göre yaşanacaktı? Daha ne kadar olgunlaşması gerekiyordu acaba? Bilemedi.
İç Dünya Oyunları, Yeşim Türköz (Sayfa 57 - Sistem yayıncılık)
"Sağolun ama ben galiba yanlış anlaşıldım."
"Bu da bir tür anlaşılmadır doktor. Hiç anlaşılmamaktan da iyidir, değil mi?İç Dünya Oyunları, Yeşim Türköz (Sayfa 105 - Sistem yayıncılık)