Hazzı ertelemek, o hazza sahip olmak için çırpınan bedeninle zihnini o hazdan uzak tutmak sanki kendi varlığını inkâr etmek gibiydi, kendinden, benliğinden, sınırlarından kopup uzaklaşıyor, kendini neredeyse tümüyle unutuyor ve hayal gücünün genişlettiği hazzın içine, uzun bir bekleyişten sonra daldığında artık orada kayboluyordun.