Teşkilat-ı Mahsusa Başkanı Hüsamettin Ertürk

İki Devrin Perde Arkası

Samih Nafiz Tansu

İki Devrin Perde Arkası Sözleri ve Alıntıları

İki Devrin Perde Arkası sözleri ve alıntılarını, İki Devrin Perde Arkası kitap alıntılarını, İki Devrin Perde Arkası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Enver Paşa'nın kuruçeşme'deki yalısında son görüşme
Senelerdir tanıdığım Enver Paşa’yı, bu üç önemli kararında yanı başında bulunarak görmüştüm. O şaşılacak derecede birbirinin aynı insandı. O, değişmeyen Enver Paşa’ydı, onun en beğendiğim karakteri idealist olmasıydı. Sık sık Tevfik Fikret’in şu mısrasını tekrar ederdi: “Hak bellediğin bir yola yalnız gideceksin.” O kadar yalnız gitti ki, Türk illerinde, en güç koşullar ve en kötü durumlarda da Türk’ün eskiden beri düşmanı olan Ruslara karşı savaşırken bile, Türkiye’den oralara gitmiş yalnız o vardı ve hak bellediği yolda da şehit oldu. Allah rahmet eylesin.
Sayfa 183 - ParolaKitabı okudu
Talât Paşa ve Sonu
Talat Paşa yurduna, ülkesine ve onun gelecek ve kalkınmasına da son derece bağlıydı. Ateşkes yıllarında kaldığı Berlin’den Teşkilât-ı Mahsusa çalışanlarına ve İttihatçılara yazdığı mektuplarda; “Vaktiyle Enver Paşa’yı kendinize bayrak yapmıştınız, şimdi hepinize düşen görev Mustafa Kemal Paşa’nın arkasından gitmek ve ülkeyi kurtarmaktır” diye öğüt veriyordu.
Sayfa 176 - ParolaKitabı okudu
Reklam
Talât Paşa ve Sonu
Talat Paşa sadeliği, alçakgönüllülüğü severdi, resmi günlerde onun bir redingotla yetindiğini görürlerdi. Bu sadelik Sultan Reşat’ın hoşuna gitmezdi, emrindeki bakanların parlak üniformalar içinde şatafatlı elbiseler giymesini isterdi. Talat Paşa’nın bu haline kızıyordu. Enver Paşa’yla haber gönderip hepsinin böyle selamlığa gelmesini arzu ettiğini kesin bir dille bildirmişti. Talat Paşa yanıt olarak; “Osmanlı Devleti’nin bakanları görünüşe ve gösterişe sarf edecek paraya sahip değillerdir.
Sayfa 176 - ParolaKitabı okudu
Birinci Dünya Harbine İsteyerek Girmedik
İttihat ve Terakki yöneticileri, Birinci Dünya Savaşı’na uluorta girmemişlerdir. Hiç kimse sonucu bilinmeyen bu macerayı hoş görmemiştir. Rus limanlarının bombardıman edildiği haberini aldığı zaman Sadrazam Prens Sait Halim Paşa hüngür hüngür ağlamış ve; “Bu kundakçılıktır, bu alçaklıktır. Başımızı ateşe yaktılar, yazık oldu Osmanlı Devleti’ne!” diye bağırmıştı.
Sayfa 131 - ParolaKitabı okudu
Birinci Dünya Harbine İsteyerek Girmedik
Savaş önce bir kurban bayramının arifesinde 29 Ekim 1914’te Rusya ile aramızda başlamış, buna Rusya’nın bağlaşıkları olarak İngiltere ile Fransa da katılmıştı. Fakat tarihlerde görülen, bunu Enver Paşa’nın düşündüğü ve dostu Alman İmparatoru II. Wilhelm’e yaranmak için Osmanlı İmparatorluğu’nu bilerek savaşa soktuğu şeklindeki yorumların tamamen yanlış ve yalan olduğunu söylemek zorundayım. Sivastopol’un bombardıman edildiği haberinin harbiye nezaretine geldiği gün, en çok öfkelenen ve şaşıran gene Enver Paşa olmuş. “Bunu niçin yaptılar? Buna niçin meydan verildi?” diye bağıra bağıra odasında bir aşağı, bir yukarı gezinmişti.
Sayfa 129 - ParolaKitabı okudu
Talât Paşa ve Sonu
Talat Paşa vatanseverdi. Balkan Savaşı’na kadar askerlik yapmamış, fırsatı olmamıştı. Balkan Savaşı’nda orduya gönüllü kaydolunmuş ve er olarak eğitim görmeye başlamıştı. Yeri Edirne’ydi. Çadırlı ordugâhta Mehmetçiklerin içinde yaşamaktan adeta mutlu oluyordu.
Sayfa 175 - ParolaKitabı okudu
Reklam
29 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.