Kıymetli okuyucular,
Elinizdeki bu eser, Gönül Kâbenin İnşâsı ve Gönül Kâbesiyle Seyr-i Sülûk kitaplarının ezcümle niteliğinde toparlanmış ne üzerinde olduğunu ve hangi konuları anlattığını öz olarak değinmiştir.
Burada anlatılanlar bir başlık gibidir. Tüm açıklamalar ve tafsilatlar iki kitapta değinilmiştir.
Tasavvufun hakikati, işleyişi ve neticesi bu üç kitapla apaçıktır.
Kulun Allah’ı tanıması için bilmesi gereken beş hakikat vardır:
Nefsin Hakikati, Ruhun Hakikati, Hayatın Hakikati, Ölümün Hakikati ve Kalbin Hakikatidir.
Kul bu hakikatleri öğrendiğinde ve uygulamaya başladığında, Allah’ı müşahede etme kapısı ona açılır.
İlk kapı ervah âleminde ruhlar ile açılmıştır. Kulun enfûs âlemidir. Hakkiyet âlemi içine almıştır. Kulun iç âlemi sîret ile ilgilidir. İşleyişi nefsi-aklı, aklı meaddir.
İkinci kapı felek âleminde cisimler ile açılmıştır. Kulun afak âlemidir. Halkiyet âlemi içine almıştır. Kulun dış âlemi sûret ile ilgilidir. İşleyişi nefsi-aklı, aklı meaşdir.
Kitap, bu konularda seyirleri hakkında bilgi verir. İhsan, lütuf ve hidayet Allah’tandır. Araçlardan ikramlar gözükse de ikramlar O’ndandır. Araçlardan gözükmesi O’nun muhabbetidir.
62. Dedi ki: «Asla. Muhakkak ki Rabbim benim ile beraberdir, beni yakında selâmete erdirecektir.» (Şuarâ Sûresi)
Rabbim bildirdiğin Esmalarından Varlığına muhabbet ve hikmetleri ile yönelirim. Rabbim Senin vechinin celaline ve hakimiyetinin yüceliğine uygun olacak şekilde yaşamayı ve içinde olmayı senden niyaz ederim. Ulaştırdığın tüm nimetleri muhatap kıldığın şeyler üzerinde en güzeli ile yönelmeyi ve muhabbet olarak tattırdığın tüm hoşnutları üzerimizde bereket ve nur olmasını ebedîleştir. Yüce Rabbim varlığının yüceliğinle Sana hamd ederim.
78. «O (Rabbülâlemin) ki, beni yarattı, elbette beni hidâyete iletecek olan O’dur.» (Şuarâ Sûresi)
Rabbim Seni bilmek için tefekkür ederiz, bildiğimiz ile de tevekkül eyleriz. Bildirdiğin kadar tezekkür yaparız. Seni temsil eden Esmaların varlığını duyularımız, hayalimiz ve idrakimizin tahayyül edebilmesini nasiplendir. Bu isimlerden yansıyan tecelliyatları bizim üzerimizde tezahhür eyle.
99. Ve dedi ki: «Şüphe yok ben Rabbime gidiciyim, elbette beni doğru yola iletir.» (Sâffât Sûresi)
Biz kulların esfeli safiline düşerek tezellül olduk. İhsan edeceğin tecelliyatlar ile bizleri tezayyün eyle. Bunlarla sana tefeyyüz etmeyi ve nasiplendirdiğinle tefahür olmayı lütfeyle.
Cezbeden ve vecden geçerek taabbüdümüzü tekâmül eyle. Dilediğin muradınla bizleri tahammür eyle. Tekvin ve tedvirin sonunda var olunmanın manasıyla tahabbuba erişmeyle o hali üzerimizde ebedileştir.
Âmin veselâmün ale’l murselîn ve’l-hamdülillâhi rabbi’l âlemîn.