Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yaratma Eylemi Nedir? Müzikal Zaman

İki Konferans

Gilles Deleuze

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Size bilgi verildiğinde aslında size neye inanmanız gerektiği söylenir.
Dostoyevski kahramanları çoğu zaman, ufak ayrıntılardan kaynaklanan oldukça şaşkınlık verici durumlar yaratırlar. Genel olarak, çok tedirgin, hareketli, acelecidirler. Kahraman evinden çıkar, sokağa iner ve şöyle der: “Sevdiğim kız, Tanya, başı belada, yardım istiyor. Yardımıma ihtiyacı var, yoksa ölecek.” Ve kahramanımız merdivenleri iner aceleyle, ve aniden, köşe başında bir arkadaşıyla yada ezilmiş bir köpekle karşılaşır, ve unutur, her şeyi toptan unutuverir; Tanya'nın ölmekte olduğunu, onu beklediğini, yardımına ihtiyacı olduğunu... unutur. Sonra, başka bir arkadaşıyla karşılaşır, onunla çay içmeye gider, ve aniden, yine şöyle der: “Beni bekliyor Tanya, gitmeliyim.” Bu nedir? Bütün bunlar ne anlama geliyor? Dostoyevski kahramanları hep bir aciliyet haline yakalanmış durumdadırlar, hep ölüm kalım sorunlarıyla karşı karşıya kalırlar. Ama bilirler ki, daha da acil olan bir sorun vardır. Ama bu sorun nedir? İşte onu bilmezler. Onları durduran da budur zaten.
Reklam
Müziğin gücü son derecede "ilkel" oluşundan gelir. Neredeyse bir nakarattan ibarettir bu "önce": bir "ritornello" (ritournelle) ki aslında hiçbir anlamı dile getirmek, hiçbir anlatıyı içermek zorunda değil
Müzik her zaman bir "bir şey var" hikâyesidir: oğlunu gömen annenin çığlığı, orada bir kuş, dalda ötüyor, kapı gıcırdıyor, baba öfkeden kuduruyor... Ya da giderek doğanın kendisi - güneşli bir gün var, kudurgan bir deniz var...
Evet, çok doğru, bir yaratıcı haz için çalışan biri değildir... Bir yaratıcı mutlaka ihtiyaç duyduğu şeyi yaratandır...’ Fikirlerin ve fikirler doğrultusundaki yaratma eylemlerinin zorunluluk olduğunu söylerken şu an bir yaratıcının (fikir yaratıcısı olsun, sanat yaratıcısı olsun) dayanak noktası muhakkak ihtiyaçtır
"sinema imajlardır, müzik ise seslerle terennüm..." ulus baker.
Sayfa 9 - Norgunk YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Dostoyevski kahramanları çoğu zaman, ufak ayrıntılardan kaynaklanan oldukça şaşkınlık verici durumlar yaşarlar. Genel olarak, çok tedirgin, hareketli, acelecidirler. Kahraman evinden çıkar, sokağa iner ve şöyle der: “Sevdiğim kız, Tanya, başı belâda, yardım istiyor. Yardımıma ihtiyacı var, yoksa ölecek.” Ve kahramanımız merdivenleri iner aceleyle, ve aniden, köşe başında bir arkadaşla ya da ezilmiş bir köpekle karşılaşır, ve unutur, her şeyi toptan unutuverir; Tanya'nm ölmekte olduğunu, onu beklediğini, yardımına ihtiyacı olduğunu... unutur. Sonra, başka bir arkadaşıyla karşılaşır, onunla çay içmeye gider, ve aniden, yine şöyle der: “Beni bekliyor Tanya, gitmeliyim." Bu nedir? Bütün bunlar ne anlama geliyor? Dostoyevski kahramanları hep bir aciliyet haline yakalanmış durumdadırlar, hep ölüm kalım sorunlarıyla karşı karşıya kalırlar. Ama bilirler ki, daha da acil olan bir sorun vardır. Ama bu sorun nedir? İşte onu bilmezler.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.