Çeşmenin suyu akıyor, nehrin suyu akıyor, gün geceye dönüyor ve şehirdeki birçok hayat düzen gereği ölüme gidiyordu, zaman ve mevsimler kimseyi beklemiyordu, fareler karanlık deliklerine çekilmiş birbirlerine sokulmuş uyuyorlardı, maskeli balo ise akşam yemeğinde ışıl ışıl parıldamaktaydı, her şey kendi yolunda akıyordu.