İkinci Kıyamet

Buğra Gülsoy

En Eski İkinci Kıyamet Sözleri ve Alıntıları

En Eski İkinci Kıyamet sözleri ve alıntılarını, en eski İkinci Kıyamet kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yolcusu oldum rüzgârların savurmasına izin verdiğim mevcudiyetimin. Cennet cehennem, iyi kötü, yaşam ölüm. İnce bir ipliğin üzerinde yürüdüm. Kimse fırlatmadı üstüme, dengemi bulmak için yanlara doğru sarkan o esnek uzun sopadan. Tevfik Öğretmen haklıymış; şeytan da biziz, cin de; ne şeytan, ne melek, dünya dönecek cennete insanla. Ya da dönecek cehenneme benimle!
Toz zerreleri arasında, sonu olmayan bir alacakaranlık... Boşluğun içindeyim, ortasında, uçmuyorum, yuvarlanıyorum, sürükleniyorum geçmişime doğru, şimdinin içinde, gelecekse hep şu an. Zamanın içindeyim hâlâ, dışına çıkmak istiyorum bir an önce; yapamıyorum, dinmek bilmeyen bir ıstırap, kaburgalarımdan dışarıya fışkırmak tek arzum, terk etmek diyarları artık, olmuyor, katlanıyor olmak asıl bedel, ihanet ettiğim tüm zamanların kestiği acımasız ceza; nefesin kalbinde tutmak beni, hatırlamaya zorlamak; hem günahlarımı, hem geçmiş tebessümlerimin altında çırpınmamı seyretmek; can çekişmemi, sıkıştığım aralığın içine hapsolmamı, ufalmamı aşağılanarak, kutsal rahmin içine geri tıkıştırılmak ve diletmek: asla doğmamış olmamı. Ölüm değil benim kefaretim, bu çok acısız. Amaç; bir kez daha yeşermesin diye “ben”ler ve “ben”lerin ekildiği tüm tohumları yakmak, tek yüce adalet
Reklam
İnsanın nefesi ciğerine yetene dek vermesi gereken en büyük sınavı belirsizliklerle mücadeleymiş meğerse. Tarifi olmayan bu eziyet; umudun var olup olmadığının içler acısı bilinmezliğinden ibaretmiş. Karanlık bir kuyunun içinde tırmanmaya devam ediyoruz tırnaklarımızla en tepeye, ya göreceğiz kuyunun çıkışındaki mavi göğü, ya da çoktan kapatılmış ağzı, tonlarca ağırlıktaki taştan bir silindirle.
"Hep böyle değil midir? Kendi zamanında çare olarak düşündüğün şeyin, seni sessizce kemiren bir veba olduğunu ancak senden sonraki zamanlar anlar."
"Demek kaderini ellerinde tutmak istiyorsun öyle mi?" Cevabı kararlılığımda bulduğunda, o ılık ışık kayboldu bir anda: "Peki ya, kendi ufak kaderlerimiz içinde oyalanırken, bizi sonsuza dek hapsedecek daha büyük bir kaderin pençesine düşersek? Ne yaparsak yapalım, ne kadar çabalarsak çabalayalım o devasa kaderin dışına asla çıkamayacaksak ya?"
İmparatorluğun Afrika'yı da Balkanları da kaybettiğinden haberim olmuştu,ama bu gökten düşen bombaları bilmiyordum.İnce bir acı hissettim yüreğimde,derin bir sızı,kendi kanımdan olanların başına geliyor olmasına değil sadece, yeryüzünde nefes alan insanoğlunun gökten umduğu tek şey toprağı kurumasın diye yağan yağmurlar olmuştu hep, ya da düşen kar taneleriyle oyunlar oynayarak büyütmek evlatlarını.
Reklam
347 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.