İlber Hoca'mız, Asya ve Avrupa'nın birçok ülkesini gezip kendi üslubuyla, bakış açısıyla ilk önce bu ülkeleri genel hatlarıyla, daha sonra her ülkenin önemli şehirlerini daha ayrıntılı bir şekilde, sosyal dokusunu, tarihi eserlerini, tarihini, coğrafyasını, etnik yapısını, ülkemizle olan ilişkilerini güzelce anlatmış.
Kitabın sonunda dünyaca ünlü müzelere de ayrı başlık altında genişçe yer vermiş. Bu müzeler: Fransa'daki Louvre Museum, İngiltere'deki British Museum ve Rusya'daki Ermitaş Museum'dur.
Bu seyahatname, birçok ünlünün de yanından ayırmadığı şahane bir rehber. Okunup da rafa kalkacak bir kitap değil, bir başucu kitabı diyebiliriz.
İtiraf etmeliyim ki benim için su gibi akıp giden bir eser olmadı. Nedeni ise tarih bilgimin zayıf olmasından kaynaklanıyor. Çok utanç verici, biliyorum. İlber Hoca'nın eserlerine daha sık yer vermem gerekiyor, vaziyet onu gösteriyor.
Kitaba tek eleştirim, " Keşke..." dediğim konu, gezip anlattığı ülkerin sonunda o ülkere ait fotoğraflar da olsaydı çok daha güzel olurdu. Seyahatname okumayı sevenler için biçilmiş kaftan
