Duygularımızın herkesin kabul etmesi gereken sonsuz gerçekler olduğuna inandığınız sürece, siz davranışlarınızı değil; davranışlarınız sizi kontrol edecektir.
Duygu ne kadar güçlüyse, duygusal olmakla gerçekçi olmak arasında o kadar güçlü mücadele ederiz. Bunu iyi bir sebeple yaparız. Duygularımız fazla battığımız zaman objektif olmamız ve doğru yargılarda bulunmamız güçleşir. Öte yandan kendimizi ya da başka insanları fazlasıyla üzme riski de taşır. Gerçeklere bağlı kalarak bu riskleri hafifletmiş oluruz.
" Eğer dışarı çıkıp kendinize arkadaş ararsanız , çok nadir bulursunuz. Ama dışarı bir arkadaş olmak için çıkarsanız,
onları her yerde bulursunuz." Zig Ziglar
Birinin güçlü duygularla mücadele ettiğini, bu kişi onu kelimelere dökmese bile, hemen anlarsınız. Çünkü bunu görürsünüz. Güçlü bir duyguyla baş etmek çok zordur. Çoğu kez aldığınız bir sinyal karşı tarafın beden dilini taramanız için sizi tetikleyecektir. Karşı tarafın uzun süre duraksaması, mesafeli gibi görünmesi, alaycı davranmaya başlaması, öngörülemeyen şekilde davranması ya da aniden savunmaya geçmesi. O zaman, içinde fırtınalar koptuğunu anlarsınız.