Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İlimlerin Sayımı

Farabi

İlimlerin Sayımı Sözleri ve Alıntıları

İlimlerin Sayımı sözleri ve alıntılarını, İlimlerin Sayımı kitap alıntılarını, İlimlerin Sayımı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Insan, sorulara cevap isterken "aslında inanç" istemektedir..."
Sayfa 64
Reklam
Sorgulama ve eleştiri; çoban-sürü metaforu ile yetiştirilmek istenen gençlere başta oldukça yadırgatıcı gelir. Felsefeyi kaygıları paylaşmak ve düşünce tarihinin seçkin zihinleriyle yolda/ş olmak olarak tanımlayan bizler için bu yadırgatıcı tutumun aslında müspet bir yanı vardır.
"En mükemmele ulaşma süreci, kendisinden daha mükemmel bir şeyin olmasının mümkün olmadığı bir kemal olan başka bir şeyde son bulur."
Sayfa 156
"Hakikat"in insanlar tarafından anlaşılmasında kullanılan yöntem farklılıkları, hakikatin çok olduğu zannını uyandırmıştır.
«Fârâbî, her vakit, fikir mülkünde bir hükümdar gibi yaşamıştır. Tabiat zenginliklerinin ortasında fakir bir hayat geçiren Fârâbî, muasırlarının büyük bir ekseriyetine hitap edememiş, ahlâkî ve siyasî talimlerinde bu dünyayı alâkadar eden maddelerden bahsetmemiş, saf ruhun tecrübeleri içinde gaşyolup kalmıştır. Pek az talebesi tarafından sûfî ve-mukaddes bir insan gibi, akıl ve hikmetin müşahhas bir misali olarak, büyük bir hürmete nail olmuştur» (A. A. Adıvar).
Reklam
Zamanın ters, sohbetin faydasız, her reisin bezgin olduğunu ve her başın bir ağrı taşıdığını görünce, evime kapanıp, şeref ve haysiyetimi korudum ve, izzet olarak bununla kaanat ettim. Yanımda bulunan ve avucumda ışlıdıyan hikmet şarabından içerim; içki arkadaşlarım mürekkep şişeleridir; musikim onların çıkardığı seslerdir. Aynı zamanda, artık ülkelerde mevcudiyetleri kalmamı olan hikmet ehlinin sözlerinden meyveler toplarım.»
Fârâbî, arapçayı çok mükkemmel bir tarzda kullandığı için, bir taraftan da İbni Sina'nın gelmesine yol açmıştır. Eğer Fârâbî bu dili hazırlamasaydı, belki İbni Sina o açık ve berrak dil ile felsefesini yazamazdı.
"Fârâbi'ye göre, dünyada yaşarken mutlu olmak, ahirette ise en yüce iyi olan saadetu'l-kusvâ'ya ulaşmak, hikmet ilimlerinin elde edilmesiyle mümkün olur. Bu mutluluk, bazı insanların kalıcı sandığı, ama aslında geçici olan bedensel hazların ötesine geçebilmek ile mümkün olur."
Sayfa 44
Çünkü az sayıda şeyler çok şeyleri içine almaktadır. Onlar az sayıda olduklarından, onları bilmek ve ezberlemek suretiyle, çok sayıda şeyleri bilmiş oluruz.
Reklam
Arapça seb'în ( = yetmiş), mutlak olarak söylendiği zaman, belli sayıya değil, ancak çok olan bir sayıya delâlet eder. O halde burada Fârâbi'nin hakikaten yetmiş dil bildiğinden değil, ancak çok dil bildiğinden bahsedilmiştir.