İlk İslâm Devleti

Muhammed Hamidullah

Most Liked İlk İslâm Devleti Posts

You can find Most Liked İlk İslâm Devleti books, most liked İlk İslâm Devleti quotes and quotes, most liked İlk İslâm Devleti authors, most liked İlk İslâm Devleti reviews and reviews on 1000Kitap.
Harp halindeki düşmanlarına bile adaletle muamele ediyorlardı
Rusya yıkılmadı, komünizm yıkıldı rusya daha çok güçlendi. Türkiye yıkılmayacak, lâiklik yıkılacak ve türkiye daha çok güçlenecek. ( ed- dewlet'ül islâmiyye fı'l Türkiye)
Reklam
Muhammed (s.a.v.) ve halîfeleri muhataplarının mallarını değil kalplerini istiyorlardı: Allah'ın birliğine iman ve hükmünün her şeyden evvel olduğunu ikrar.
Hz. Muhammed (s.a.v.), gelecek nesil için sadece mükemmel bir devlet ve bir din değil, aynı zamanda hayatın tüm yönlerini kapsayan kanuni bir metin olan Mukaddes Kur'ân-ı Kerîm'i bırakmıştır.
Muhammed (s.a.v.)'in öğretisinin bir bütün olduğunu ve insan hayatının hiçbir yönünü ihmal etmediğini daha evvel söyledik. O, hiçbir zaman "Allah'a ait olanı Allah'a, Sezar'a ait olanı Sezar'a verin" demez; bilakis Kuran-ı Kerim, Müslümanlara düstûr olarak şunu vermekte: "Ey Rabbimiz, bize dünyada da iyi hal ver, ahirette de iyi hal ver." Onun için, din, siyaset ve ahlâk hepsi aynı derecede endişe konusu olmakta.
Fil çökmüş olsa bile,ayakta duran koyundan daha yüksektir
Reklam
Kur'an-ı Kerim peygamberlerin, kralların ve eski milletlerin tarihlerini olan atıflarla doludur. Bilindiği gibi İslamiyet hiçbir zaman için kendisini yeni bir din olarak ortaya koymamış, O ancak Adem (as) ve sonraki peygamberlerin getirmiş olduğu ebedi dinin yenileyicisi olarak sunmuştur. Sonuç olarak Kur'an-ı Kerim, Müslümanların düşüncesine dinin devamını ve evrensellik kavramını yerleştirmiştir. Kur'an-ı Kerim Allah'tan bahsederken "Alemlerin Rabbi" diyecek ve hiçbir zaman "Arapların Rabbi" veya "Müslümanların Rabbi" edemeyecektir. Müslümanlar tarihlerini yazmak için ilk denemelere giriştiklerinde, Hz. Muhammed (sav) ile değil fakat Hz. Adem (as) ile başlayacaklardır. Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. Musa, ve Hz. İsa da birer yabancı olarak değil, Müslümanların da hak peygamberleri olarak inanmaları gerekli peygamberler olarak geçeceklerdir.
Sayfa 96 - Beyan Yayınları - 1. BaskıKitabı okudu
Hicretten önce Hindistan'da geçen Malibar hikâyesi de dikkat çekicidir. Hindistan'daki tarih kitaplarında belirtildiğine göre Batı Hindistan hükümdarlarından Çakrvatı Farmas, bir gece sarayında otururken ayın iki parçaya ayrıldığını, parçalardan birisinin diğerinden uzaklaştığını, az sonra da tekrar eski haline döndüğünü görmüş ve hayretler içinde kalmıştı. Bunun üzerine veziri; hükümdarın hazinesinde kilitli ve mühürlü eski bir sandık bulunduğunu, bunun da kesinlikle açılmaması istemi ile eski bir hükümdardan mîras kaldığını hatırlatarak bu sandığın açılmasını tavsiye ederek, bu garip olay hakkında bilgi bulunabilme ihtimalini hükümdara teklif edince; hükümdar Çakrvatı, sandığın açılmasını emretmiştir. Gerçekten içinde bir kitap buldular. Bu kitapta, ileride ayın ikiye ayrılacağı ve bunun, Mekke'de gönderilecek son peygamberin mucizesi olduğu yazılı idi. Ayrıca kitap o zamanda yaşayan hükümdarın, bu peygambere inanmasını öğütlüyordu. Bunun üzerine hükümdar Çakrvatı, hükümdarlığını babasına devredip Mekke'ye gitmiş ve Hz. Peygamber (s.a.v.)'i bularak Müslüman olmuştur. Sonra Hz. Peygamber (s.a.v.), ülkesine dönüp İslâm'a davet etmesini ona emretmiş, o da ülkesine dönüş yolunda Yemen'e ulaştığı zaman hastalanıp ölmüş ve orada Zafar kabilesi bölgesinde defnedilmiştir. "Hindistan Kralı" diye anılan bu mezar, asırlarca da ziyaret edilmiştir.
54 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.