İnciller Güvenilir Metinler midir ?

Zafer Duygu
İlk önce yazılan Markos İncili'nin metni daha sonra ortaya çıkan Matta ve Luka İncillerinin yazarları için kaynak teşkil etmiştir. İşte tam da bu mesele, bugün adına "Sinoptik Problem" denilen araştırma disiplininin temel araştırma konusudur.
Sayfa 45
İncilleri kim/kimler yazdı?
"Geleneksel Incillerin anonim metinler oldukları kabul edilmektedir. Her ne kadar bugün bile bilhassa geleneksel cevrelerde hâlâ incillerin havariler ve ögrenciler tarafindan yazıldığını ileri süren cılız bazi sesler duyulmakta ise de, ciddi bilim insanlarinin hemen hepsine göre incillerin yazarları ve nerede yazıldıkları bilinmemektedir."
Reklam
Κύριον, Κύριε (Kyrios, Kyrie)
Matta 18:21'de başhavari Petrus, İsa'ya gelip ona Κύριε diye hitap ettiğinde bu sözcük Türkçe metinlerde niçin "Rab" diye verilmektedir? Matta 25:37'de "doğru" insanlar İsa'ya Κύριε dediklerinde bu sözcük hangi gerekçeyle "Rab" diye çevrilmektedir? Yuhanna 11:2'de veya 11:3'te Κύριον ile Κύριε kelimeleri İsa için kullanıldığında niçin "Rab" diye tercüme edilmektedir? Bu ve benzeri onlarca, yüzlerce örnekte İsa yalnızca bir insandır. Cümlelerin bağlamları bunu göstermektedir.
Sayfa 179
pagan kime denir?
"Pagan, paganus, Latince "köylü", "kırlı" anlamlarına gelmektedir. Hıristiyanlık önceleri bilhassa şehirlerde yayıldığı ve kırsal kesimdeki halk eski pagan dinlere bağlılığı daha uzun süre devam ettirdiği için, kırsaldaki bu çok tanrılı dinlerin mensupları Hristiyanlarca "kırsal" anlamında paganus tabir edilmişlerdir. Pagan ifadesi, günümüzde bilim insanlarınca Antikçag özelinde Yahudi veya Hıristiyan olmayanlara denilmektedir."
Papalık, Ortaçağ'da Hıristiyan dünyada başlıca otoritedir. Buna karşın Protestan hareket bu anlayışı tedricen dönüştürmüştür. Hıristiyan anlayışının ve inanç ilkelerinin Papalık tarafından değil, fakat yalnızca Yeni Ahit'in sözcüklerine dayandırılarak belirlenebileceği düşüncesi Protestan hareket içinde birçok taraftar edinmiştir.¹
Sayfa 135 - ¹ Bazı araştırmacılar bu hareketi "Kutsal Kitap Hıristiyanlığı" olarak tanımlamaktadırlar. Örneğin bk. Linda Woodhead, Hıristiyanlık, Terc. Sevda Çalışkan, (Ankara: Dost Kitabevi, 2004), 88-92.
Kanonik İnciller, tarihsel İsa araştırmaları için başlıca kaynaklardır; ama bu İnciller aynı zamanda diğer bazı Yeni Ahit metinleriyle beraber İsa'ya ulaşma amacının önündeki en büyük engellerdir.
Sayfa 34
Reklam
Tarihsel eleştiri ve İnciller
Birçok tarihsel metin Khalkedon Konsil'inden bahsetmektedir. Bazı Kilise yazarları ve tarihçiler, Khalkedon Konsili'ni, Hıristiyan öğretisini yok olmaktan kurtaran "ilahi" ve "kutsal" bir Kilise Meclisi olarak algılamışlar; sonraki nesillere bu şekilde nakletmişlerdir. Birçok başka Kilise yazarı ve tarihçi ise Konsil'i neredeyse tüm kötülüklerin sebebi gibi görmüştür. Onlara göre, Hıristiyan dünya “Mesih inancını temelden sarsan" Khalkedon Konsili nedeniyle parçalanmıştır. Bu algıya göre Hıristiyanlar, aynı nedenle Tanrı'nın lütfundan da uzaklaşmışlardır. Hatta aynı 7'nci yüzyılda Müslümanlara ait orduların Bizans ordularına karşı elde ettiği zaferler bile, Tanrı'nın Khalkedon Konsili'ne ve ayrıca Konsil yanlısı imparatorluk yönetimine öfkesinin tecellisi sayılmıştır. Bir başka deyişle, Tanrı, Müslümanlar eliyle Konsil yanlılarını cezalandırmıştır.
Sayfa 181Kitabı okudu
İsa'yı destekleyenler arasında Yakup gibi aile mensupları veya havariler öncelikli yere sahiptirler. Onlar, Isa'ya yaşamı sırasında öğrenci olmuşlardır; onun vaazlarını, öğretilerini, eylemlerini, kendisinden dinleyerek veya bizzat görerek öğrenmişlerdir. Ancak bu noktada ilginç bir olgu üzerinde durulmalıdır. Muhtemelen, havariler de dahil olmak üzere Isa'nın yakın çevresinden hiç kimse, doğrudan kendi tanıklığına dayanan bir İsa biyografisi yazmamıştır. Aslına bakılırsa öyle olup olmadığını kesin şekilde bilmiyoruz. Çünkü onca insanın bu denli saygı duydukları ve önderleri olarak gördükleri İsa'yı hiçbir metinde anlatmamış (veya birilerine yazdırmamış) olmaları kulağa pek makul gelmemektedir. Ama en azından bugün itibari ile kesin olan; İsa, havarileri ya da onların yakın çevresi tarafından kaleme alınmış herhangi bir metne sahip olmadığımız gerçeğidir.
Dördüncü olarak; Yuhanna Incili tarihsel ya da anakronik hatalar icermektedir. Yuhanna’nın yazarı, örneğin İsa’nın Beytüllahim'de doğduğundan habersizdir. (Yuhanna 7:52) Bir pasajında, İsa'ya iman edenlerin havra dışı edildikleri ileri sürmektedir. Ama muhtemelen bu söylem anakronik bir hatadır; çünkü İsa'ya inananların havra dışı edilmeleri 1'inci yüzyılın sonlarında; yani Yuhanna'nın kaleme alındığı dönemde ortaya çıkmış bir gelişme olmalıdır. (Yuhanna 9:22) Son olarak Yuhanna'nın üslubu da farklıdır. Bu fark, bazen, yukarıda da söylendiği gibi, İsa'nın Yuhanna Incili'nde kendisine yönelik kullandığı vurgulu ifadelerde belirginleşmekte, bazen ise Yuhanna yazarının anlatımındaki karışıklık bağlamında ortaya çıkmaktadır. Örneğin Yuhanna 3:10-21 pasajı dikkatle okunduğunda; İsa'nın sözlerinin hangi noktada sona erdiği bir türlü anlaşılamamaktadır.
Sayfa 251Kitabı okudu
Matta ve Luka yazarlarının Markos dışında bugün "Q" diye tanımlanan başka bir yazılı belgeyi de "kaynak" olarak kullandıkları düşünülmektedir.
Sayfa 287
Reklam
Yuhanna 7:53-8:11
Diğer üçünden daha sonra yazılan ve Yeni Ahit'te "dördüncü İncil" olarak bulunan Yuhanna, daha sonra da göreceğimiz gibi, bilhassa İsa'yı "tanrılaştıran" kristolojik yaklaşımı nedeniyle "istisna" bir konumdadır. Araştırmalar, Yuhanna metninin tarihsel süreçte bir çok müdahaleye maruz kaldığını kanıtlamaktadır. Yuhanna İncili, Markos'a dair yukarıda verilen benzer örnekler içermektedir. Sözgelimi bugünkü Yuhanna metninde 7:53'ten 8:11'e kadar olan kısım sonradan yapılmış eklemedir. Metin eleştirisi kapsamında yapılan araştırmalar, bu kısmın yalnızca en eski papirüslerde değil, dördüncü yüzyıl el yazmalarında bile bulunmadığı gerçeğini gün yüzüne çıkarmaktadır. Metin eleştirisi üzerinde burada üç yönden inceleme yapılmıştır. Buna göre Yuhanna 7:53-8.11 arası bölüm (i) en eski ve en iyi el yazmalarında yoktur. (ii) Bu kısmın yazı sitili İncil'in diğer bölümlerinden çok farklıdır. (iii) burada geçen bir çok sözcük metnin kalan kısımlarında yoktur. Kısaca söz konusu kısım Yuhanna'nın özgün veya daha özgün metnine müstensihlerce sonradan yapılan bir interpolasyondur (ekleme).
Sayfa 160Kitabı okudu
Her üç İncil'de de İsa'nın Eriha'da kör adamı iyileştirmesine ilişkin müşterek bir anlatı vardır. Bu anlatıyı "üçlü gelenek" tabiri tanımlamaktadır. İsa, kör adamı, Luka 18:34'e göre Eriha'ya yaklaşırken; Markos 10:46'ya göre Eriha'dan ayrılırken iyileştirmiştir. Halbuki Matta 20:29'a göre, İsa Eriha'dan ayrılırken (bir değil) iki kör adamı tedavi etmiştir. Burada, İsa'nın Eriha yakınlarında mucizevi bir tedavi uyguladığı temalı anlatı her üç incil'de de ortaktır. Ama öykünün üç ayrı varyantı çok başka detaylar içermektedir. Bu gibi pasajların çözümlemesi nispeten zordur ama yine de bunlar "üçlü gelenek" kapsamında yer alırlar.
Sayfa 240Kitabı okudu
Araştırmacılara göre, İsanın sözlerini veya davranışlarını içeren anlatılar, onun ölümü sonrasında onlarca yıl boyunca "sözlü rivayetler" şeklinde yayılmışlardır. Bu rivayetler, İncillerin yazarlarına kadar ulaşmışlardır. Dolayısıyla İncil metinlerinin arka planını oluşturan temel olgulardan; yani İncil yazarlarının bilgi kaynaklarından birisi "İsa'ya dair sözlü gelenek" tir. Durumun böyle olduğu kesindir. Çünkü incilerin yazarları da bu gerçeğe dikkat çekmişlerdir. Luka İncilinin başlangıç cümlelerine bakalım: Birçokları, başlangıçtan itibaren tanık ve sözün hizmetkarı olanlar tarafından bizlere iletilen şekliyle, aramızda olup biten şeylere ilişkin bir hikaye anlatımı kaleme alma teşebbüsünde bulundular. Bütün bunları en başından özenle araştıran biri olarak sana sırasıyla yazmak bana da cazip geldi, ey çok iyice Theofilos! (Luka 1:1-3)
İncillerin özgünlüğü
"İnciller, bugüne kadar ilk olarak kaleme alındıkları özgün metinleriyle mi gelmişlerdir? Mesela diyelim ki 66-70 yılları civarında yazılan Markos İncili, bugün Yeni Ahit’te bulunan Markos ile metin bağlamında birebir aynı mıdır, yoksa sonradan birçok redaktör ya da editör, İncil metinlerini elden geçirerek, bu metinlere çeşitli eklemeler ve çıkarmalar yaparak, bazı cümlelerle ve pasajlarla oynayarak, anlamları ve bağlamları değiştirmişler midir? Bu konuda kanıt veya kanıtlar var mıdır?"
"Julianus, İsa’yı "ilah" statüsüne yüceltmesi gerekçesiyle Yuhanna’yı (yani aslında Yuhanna denilen İncilin yazarını) "kötülügün ilk faili" diye nitelemekte; onun "ölü bir Yahudiye (isa’ya ) tapım kültünün" başlatıcısı olduğunu ileri sürmektedir. Üstelik Julianus, kendi yaşadığı dönemde tüm Hıristiyanların İsa'yı tanrı olarak kabul etmediklerini de vurgulamaktadır." Okuyucu Notu : Julianus, İsadan Sonra 4. yüzyılda yaşamış, hıristiyanlık eleştirisi yaptığı yazılarıyla bilinen dönem Roma İmparatoru.