Zira nimeti, nimet olarak kavramak, imani bir şuur işi; nimetlerinden gerçek sahibine karşı minnettarlık, muhabbet ve saygı duymak, asil bir vicdan ürperişidir.
Ölümler, sessiz ve kelimesiz derslerde ki, duygulu, hassas insanlara en tesirli hatiplerden daha mükemmel ibret, hikmet ve hakikat sergiler. Ölümün bilinen bir dili yoktur. Lâkin o, derin bir sükûta ne korkunç mânâlar gömmüştür.