İnsan İnanan Bir Varlık

Yılmaz Özakpınar

İnsan İnanan Bir Varlık Quotes

You can find İnsan İnanan Bir Varlık quotes, İnsan İnanan Bir Varlık book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Hayat durmuyor, akıyor ve bizden her an en doğru kararı ve en uygun fiili talep ediyor. Bu sebeple, hayat rastgele yapılan fiillerle yürümeyeceği gibi, tereddütlerle de yürümez.
Hayatı uyumlu bir biçimde yaşamak ve sürdürmek için belirsizliği gidermek şarttır ve bunun hayati önemi vardır. Fakat bu biyolojik faydanın doğması için belirsizliğin, yine biyolojinin imkân verdiği fakat biyolojiden bağımsızlaşmış sembolik temsil ve tasavvur dünyasında giderilmesi gerekir. Bu sonucun, değerler sistemi oluşturmak suretiyle
Reklam
İnsanın kanıt arayarak edindiği bütün bilgiler olasılıklı ıse, O takdırde, biz o bilgilerle düşünmeye ve iş görmeye kalktığımız zaman onların doğruluğuna inanıyoruz demektir Kesin bilgiye erişmenin mantıken mümkün olmadığı bir alanda, bir yanılma payı ile de olsa, bir şeyin hakikat olduğu kabul ediliyorsa, bu kabul, bir inançtır. Öyleyse kesin bilgiye erişmenin mümkün olmadığı alanlardaki inançlar, o tur ınançların mantığı gereği, ilkesel olarak geçici ve degışebilir olduğu halde, o tür bir inancı muhafaza ettiğimiz surece onu bilgi olarak kabul ediyoruz. Yani öyle olduğuna ınanıyoruz; öyle olduğuna inandığımız sürece biliyormuşuz gibi davranıyoruz. Mantıki konumu bakımından inanç olan bu bilgi, olasılıklı ve değişkendir. Kanıtın bulunmadığı bir alanda şu ya da bu yoldan hüküm verildiği zaman erişilen bilgi de mantıki mevkii bakımından inançtır. Fakat, onun bilgi, o hükme ulaşanın gözünde kesin ve değişmezdir.
Benim muhakememin dışında, kesin ve değişmez hakikat alanında bir bilgi kaynağı olma konumundaki Kur'an-ı Kerim diyor ki, sınırsız akıl gücündeki o varlık Allah'tır. Allah, her şeyi bıldığini ve her şeye kadir olduğunu vahiy yoluyla resulü Muhammed aracılığıyla insanlara bildiriyor. Ben böyle bir mutlak bilgi kaynağına bağlanırsam, hakikatten söz edebilirim. Eğer Allah'a iman etmezsem, hakikatten söz etmem abes olur. Buraya kadar yaptığım muhakeme doğruysa, insan ya Allah'a bağlanmalı ve O'nun bildirdiklerine iman ederek hakikati bilebileceğini ileri sürmeli ya da Allah'a iman etmediğini ifade ederek hakikat diye bir şeyin varlığı hususunda bir iddiası olmamalıdır. Çünkü sınırsız akıl gucü olan bir varlık olmaksızın hakikatten söz etmek, hiç kımsenin bilmediği ve bilemeyeceği bir hakikatten söz etmek olur. Böyle bir hakikatin varlığı ile yokluğu sonuçta hıçbır değişiklik yapmıyorsa, onun varlığının yokluğundan farklı bır nitelik olduğu iddia edilemez.
Bilinci insana özgü görmek yanlıştır ya da öyle söyleyenlerin ifade etmek istediği husus, bilincin değil, bilincinde olduğunun bilincinde olmanın insana özgü olduğudur.
Gerçekten, doğa bilimlerinde, sosyal bilimlerde, sanatta, felsefede, tarihi gerçeklerin tespitinde ve günlük hayat deneyimlerinde, hükümlere varmak için kanıt aramaktan başka bir yol yoktur. Varılan hükümlerin isabet derecesini, bulguların sıhhatinden ve yorumların doğruluğundan şüphe ederek sorgulamak, bu alanlarda yanlışlıkları bertaraf etmek ve gittikçe hakikate yaklaşmak için şarttır. Ama iman konusu hakikatler alanında, Allah'ın bildirdiği hakikatlerden şüphe etmek, bilgiden yoksun kalmaya götürür. İman konusu hakikatler alanında, şüphe ederek öğrenilecek hiçbir şey yoktur. Çünkü o alanda, iman etmemek, bilmemek demektir. İman etmeyerek reddettiği bilginin yerine koyabileceği bir bilgi kimsede olamaz.
Reklam
96 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.