İçerisindeki birkaç öyküden oluşan bu yapıtı yıllar önce de okumuştum. Ama her eserin anlamının yere, zamana, zihniyete, bakış açısına göre yeniden şekillendiğini düşünüyorum. O yüzden tekrar okuyup farklı, yeni anlamlar çıkarmak istedim ve iyi ki okudum diyorum şu an.Tolstoy insanı çok iyi tanıyan, bilen bir yazar, bu su götürmez bir gerçek. Eserde kısa ve öz hikâyelerle değinilen iyilik, kötülük, mütevazılık, açgözlülük gibi konular Tolstoy'un kendine has becerisiyle zihinlerde hoş bir yankı bırakılarak anlatılmış, ders verici nitelikte hikayeler.Hayatımın bazı sorulara cevap aradığım bu dönemi için hoş bir kitap oldu.Yer yer sorularıma cevaplar bulabildiğimi hissettim.
Ancak değinmek istediğim bir diğer husus ise çevirinin beklentimin katbekat altında olması idi. Çeviren kişi (Mehmet Ortaç) cümlelerin edebi anlamından çok kavramsal anlamının kaygısına düşerek edebi bir eserden çok makale çevirmiş hissiyatı uyandırdı bende. Yinede her şeye rağmen klasik,güzel bir eser tabi. Derin anlamlara, derslere sahip güzel hikayelerdi, tavsiye ediyorum.