Vize haftaları arasında duygusal ve bedensel yorgunluk ile sürüklenirken bir kez daha kitap okumayı unuttum. Bir de okuyacağım kitap bana ait olduğu zaman nasıl olsa teslim tarihi yok deyip uzattıkça uzatıyorum. Kütüphaneden kitap almak için bir sebep daha işte
Geçen hafta Barış Özcan'ın 12 kitap hakkında çektiği bir videodan listesini almıştım, orada Mark Twain'in Insan Nedir? kitabından bahsetti. Ben de kütüphaneden İnsan Nedir Ki kitabını aldım, hata ya da kafa karışıklığı ile yapmadım bunu bilinçli bir şekilde o yoksa bunu alacağım dedim ve ne arkasını okudum ne de hakkında herhangi bir yazı. Hafta boyunca incecik bir kitap diyerek yanımda taşıyıp okumaya çalıştıysam da en son dün oturup tek seferde bitirdim. Tam olarak ne anlattı, Herr Gris kim, bu kitap niye yazılmış anlamadım. Araya giren boşluklar beni kitaptan uzaklaştırdı, anladıklarımı anlamlandıramadım. En çok etki eden cümle: bazı insanlar ansiklopedi olmaya merak salmış'lığını anlatıyordu. Her şeyi bilmek zorunda değilsin ranâ dedim kendime. Sahi her şeyi bilebilir miyiz?
Kitapta bir diğer vurgulanan ana karakterin öğrendiği bilgileri post-it'ler ile duvarlara yapıştırması, yer açabilmek için duvarlardan kaldırdıkları idi. Düşündürücü ayrıntılar var idi.
Bu kitaptan her ne kadar emin(?) olamasam da bir sonraki kitabım -gerçekten- bu videoda bahsedilen listeden: youtu.be/2lPigwZnV1g
İnsan Nedir kiMax Frisch · Öteki Yayınları · 200038 okunma
