İnsan sade ölürken ayrılmıyor, arkada bırakmıyordu. Belki bütün ömrünce her an birçok şeyler onu arkada bırakıyordu. Sonra olduğu yerde birdenbire kabuklaşıyor, çok ince, görünmez bir şeyle o anda etrafında olanlardan ayrılıyordu. Biz mi gidiyoruz, onlar mı?.. Sual buydu...
Küçük dükkanların hemen her tarafına bir yığın insan elbisesi, hazır hayat şekilleri, müstekıl, dört taraflı kilitli talihler gibi asılıydı. " Bir tanemizi al ve giyin ve öbür kapıdan başka bir insan olarak çık!"
Şartlar değişince insanlar da değişir.
( Huzur)