Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İnsanın Serüveni

Zübeyir Yetik

İnsanın Serüveni Sözleri ve Alıntıları

İnsanın Serüveni sözleri ve alıntılarını, İnsanın Serüveni kitap alıntılarını, İnsanın Serüveni en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanın yüklendiği “emanet” açıktır ki, ona verilmiş bulunan “irade”dir. İnsanı sorumluluk altına soktuğu ölçüde de insanlaştıran bu yetkinlik...
Sayfa 186Kitabı okudu
İnsan, dünyayı yitirdikçe, yaşamı boyunca attığı her adımla birlikte ölüme yaklaşma sonucu dünyanın adım adım ve parça parça elinden çıktığını duyumsadıkça ona daha çok sarılacak ve bu sarılma, işte tüm eylemine bir "Azgınlık" özelliği kazandıracaktır.
Reklam
Meleklerin secdeye çağrıldığı "insan" eşyanın isimlerini bile bir varlıktır ama, meleklerin secdesi bu 'bilgi' ve bilgisine dayanan etkinlikleri dolayısıyla değildir. Secde, doğrudan doğruya Yüce Allah tarafından Adem'e üflenmiş olan "ruh" tan dolayıdır. O ruh ki, Yüce Allah onu 'kendi ruhumdan' diye tanımlanmıştır. İşte secde ve dolayısıyla yüceliş ve yüceltiliş bu ruh dolayısıyladır, gerçekte.
Insanın toprağı yeryüzünden değil de, cennetten alınmış olsaydı, şu gördüğümüz dünyaya bağlılık ve düşkünlüğü yine olacak mıydı? Toprağa sarılması, topraktan yaralanması, topraktan gelişmesi, sonunda da ona dönmesi.. Toprak hırsı ve toprak üzerinde egemenlikler kurma çabası.. Toprakla sürekli alışveriş içinde bulunması.. Bu ondan bir parça oluştan mı ileri gelmekte?
Elbette, güç şeytanda değil... İnsanın şeytana kapılışı, İblis'in telkinlerine kulak verip, o doğrultuda davranışlar içine girişi hiçbir zaman ötekinin gücünü, kuvvetini, kudretini belirleyici bir durum değildir. İnsanın kendisi de, yapısı da böyle bir çağrıya açıktır, bu gibi davranışlara eğilim gösterecek bir niteliktedir. Nitekim, o, "Hayır istiyormuşçasına şer isteyen", aceleci bir varlıktır. Nankördür, başı dara düştüğünde yalvardığı Yüce Allah'tan güvenliğe çıkar çıkmaz yüzçevirebilecek kadar nankördür. Bu nankörlük nimet verildiğinde de "yüz çevirme ve yan çizme" biçiminde kendini gösterir. Başa bir kötülük geldiğindeyse, Yaratıcı'yı bütün bütün unutup, birdenbire ümitsizliğe kapılma gibi bir olguya da yol açıcı bir nankörlüktür, bu. Rahmet tattırıldığında sevinçle kanatlanırken, yaptıklarından dolayı bir kötülükle karşılanma halinde, birden, ümit kesiverme biçiminde kendini gösteren nankörlük... Üstelik sıkıntıya uğradığında bunu Yüce Allah'tan bilme sonucu O'na yalvarıp yakarırken, lütfedilen nimetler içinse "bunu ben gücümle, bilgimle, yeteneğimle, çalışmamla, çabamla elde ettim" diye düşünecek veya böbürlenecek türden nankördür, o...
Sayfa 47 - Beyan YayınlarıKitabı okudu