İnsanlığı Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?

Server Tanilli
Yeni bir yüzyılda, Türkiye'yi mutlu insanların ülkesi yap­mak elimizde;
Yeni bir yüzyılda, Türkiye'yi mutlu insanların ülkesi yap­mak elimizde; insanların insanca yaşayacakları barış içinde bir toplum kurmak bir düş değil. Bunun bütün olanakları var ül­kede. Aklın, bilimin, özgürlüğün, demokrasinin nimetleriyle donatılıp yolu açılacak bir Türkiye, dünya ulusları arasında kendine özgü kimliği ve bağımsızlığı ile vaktiyle tuttuğu yeri­ yeniden elde edebilir. Bu yolu ona açacak olanlar da, gerçek­ten ilerici, demokrat ve aydınlık güçlerdir. O güçlerin de hiçbir zaman soyu tükenmemiştir yurdumuzda ve tükenmeyecektir. Gençlik de onlar arasındadır ...
Sayfa 440 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Laiklik...
Sonuç olarak, din özgürlüğü maskesi altında yürütülen et­kinliklerin belli bir hedefi vardır: Türkiye'de din özgürlüğüne karşı çıkan kimse yoktur ve bu özgürlük zaten vardır ve anaya­sanın güvencesi altındadır. Böylece amaç, bu tür bir özgürlüğü elde etmek değil, onu kullanarak, "siyaset alanını işgal et­mek"tir. Soruna bu açıdan bakıldığında, anayasaya bağlılık an­dı içmiş bütün politikacılar için tutulacak tek yol, Cumhuri­yet'in temel yeğleyişi olan laiklik ilkesini "ödün vermeden", ıs­rarla savunmaktır.
Sayfa 424 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Reklam
Çevrenin insana öğrettiği şu: Doğal ortamla onun arasında mutlak bir ayrım yok. Çevrenin yıkımı gerçekte insa­nın kendisini yıkmasıdır, bir tür intiharı! Bunu, bir ahlaka bağlamak da zorunlu değil; kişisel çıkarımız çevreyi ciddiye al­mamızı gerektiriyor.
Sayfa 30 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
İnsan haklarına uyan ve demokratik bir rejimde yaşamak güzel değil mi?
Sayfa 429 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Baksanıza tarihe, insanlara çektirilen çoğu acılar gibi içerde ve dışarıdaki savaşların kaynağında da dinsel bağnazlıkla siyasal çılgınlığı göreceksiniz!
Sayfa 42 - AlkımKitabı okuyacak
İnsanlık ve açlık...
Yeryüzündeki insanların temel sağlık ve yiyeceğe harca­maları gereken parayı, Birleşik Devletler'le Avrupa Birli­ği'nde yaşayanlar her yıl parfüme veriyorlar; Beslen­meye şunu da ekleyelim: Beslenme maddeleri, hiç olmadığı kadar bol dünyamızda. Ama her yıl 30 milyon insan açlıktan ölüyor. Kaçınılmaz bir sonuç mu bu? "İklimin, büyük kıtlıklarda rolü sınırlıdır; insanı aç bıra­kan insandır artık," diyenler yanılıyorlar mı?
Sayfa 350 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Reklam
Her yanda toprağa, suya ve atmosfere musallat olmuş bir yağma ve soygun birbirini izliyor. Başını alıp giden bir kentleş­ me, tropikal ormanların yok edilişi, denizlerin ve ırmakların kirletilişi, iklimdeki ısınma, ozon tabakasının incelmesi, asit yağmurları: Bir ekolojik felaket hepsi de ve insanlığın gelece­ ğini tehdit ediyorlar.
Sayfa 17 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Dininin Yaşadığımız Çağda ki Yeri...
"Din, modern dünyada kaybolmuyor, biçim ve öz de­ ğiştiriyor." Sonra sorun, XXI. yüzyılın inanan ya da Tanrıtanı­ maz, dindar ya da dinsiz olup olmayacağı değil; arkasına küre­ selleşmeyi de alıp gittiğinde daha azgınlaşan kapitalizme karşı girişilecek mücadelede dinin de rol oynayıp oynayamayacağı­ dır. * Bireyin önündeki molozların temizlenmesine o da katıla­caksa, daha insanca bir düzenin kurulmasına giden yolun kimi taşlarını o da döşeyecekse, diyecek yoktur; bunu düşünecek yerde, köhnemiş ve çağla zıtlaşan değerleri -"Tanrı kelamı" adına savunup sürdürecek olanlara ise hatırlatmayı, ta xvı . yüzyılda, o devrimci ilahiyatçı Thomas Münzer'in -bugün de geçerli- şu çarpıcı sözleriyle yapabiliriz: " İnsan olunuz, Tanrı da Tanrı olacaktır!" Bu hatırlatmaya ne kadar kulak verilece­ ğini gelecek gösterecek. Gelecek ise, ardına değin açıktır önümüzde ...
Sayfa 143 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Eğitim üzerine...
iki öğrenme biçimi vardır: Biri, toplum içinde yaşamanın getirdiği kendiliğinden bir süreçtir; öteki de, öğreticileri ve amaçlarıyla bilerek saptanmış yöntem­ler bütünüdür. Sonra, "insan olma", hiçbir zaman sınır tanımı­yor ve insansal kültüre varış asla noktalanmış değil; eğitime son verildiğini gösteren bir insanlık diploması yok !
Sayfa 250 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Reklam
Aydınlanma Çağı'nın filozofları, ilerleme deyince, insanı boş inançlardan kurtarmayı ve aklı en iyi biçimde kullanarak ya­şamı da güzelleştirmeyi anlıyorlardı. Ancak akıl denetimden çıktığında ve ideolojilerin bunalım içine düşmesinden yararlana­rak teknobilimi yeni bir tanrı olarak yüceltmeye gittiğinde, yurt­ taşların da ayağa kalkmasını nasıl istemez oluruz? Çünkü, ilk kez Hiroşima'da aşılmış Faust eşiğinin ötesinde, bilgi, ölümün yaygınlaştırılmasını ve yeryuvarlağının kısırlaştırılmasını getire­bilir ancak. 1992 Haziran'ında Rio'da tertiplenen dünya doruk toplantısına katılanları korkutan da başta bunlar olmuştur.
Sayfa 43 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Her yıl 10 ile 17 milyon hektar arasında orman kaybolu­yor. İsviçre'nin dört misli fazla bir alandır bu! Ormanların yok oluşuyla beraber, eşsiz bir biyolojik zenginlik de gidiyor: Ger­çekten. nemli tropikal ormanlar, bildiğimiz türlerin yüzde 70'ini barındırıyor.
Sayfa 18 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Gençler ve Eğitim Sistemi
Eğitim akılcı, bilime da­ yanan ve laik içeriğinden soyutlanmış ve yozlaştırılmıştır; yön­temi çağdışıdır ve her kademesi derin sorunlar içindedir. Oku­lu, üniversitesine kadar her yönüyle çağa, yaşama ve topluma açmak, başta bir devlet görevidir. Gençler, bu görevin yerine getirilmesini istiyorlar ve bekliyorlar.
Sayfa 439 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Öte yandan, teknik ilerlemenin yolları, insansal ilerleme­nin yollarından ayrılıyor çoğu kez. Niçin? Çünkü, bilimin ger­çek sahipleri -araştırmaları paraca destekleyen devletler ya da işletmeler- onun yönünü ve uygulamalarını belirlerken, insan­ların mutluluğu umurlarında değildir; tek amaçları vardır: Kar­larını ve güçlerini artırmak!
Sayfa 179 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
küreselleşmenin amacı, aslında, toplu olanı, kitlesel olanı yıkmak; piyasa ve özelleştirme yoluyla kamusal ve sosyal olanı ele geçirmektir. Uzun bir sürecin kazanımı olan ve bugüne değin de ekonomide, politikada ve fikir alanında egemenliğini hep sürdüren bir geleneğin kökünü kazımaya yö­nelmiş bir çağrıdır bu. Yurttaşlar da işte buna karşı koymaya kararlılar...
Sayfa 119 - Cumhuriyet KitaplarıKitabı okudu
Resim