İnternet Fıkhı

Nureddin Yıldız

Newest İnternet Fıkhı Quotes

You can find Newest İnternet Fıkhı quotes, newest İnternet Fıkhı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Din ve namus, gittiklerinde her şeyin gittiği değerlerdir.
Kul hakkı denince başkasının tarlasının yarısını telle çevirip el koymayı anlıyoruz. Bu da kul haklarından biridir ancak bundan ibaret değildir. Ağzımız ciddi bir kul hakkı makinesidir. Gözümüzle-kalemimizle kul hakkı ihlali yapabiliriz. Kul hakkı, bir insanı rencide etmektir. Tapulu arazisine el konan bir insan nasıl rencide oluyorsa insanların içinde kaba bir söz söylendiğinde de rencide olur. İnsanı rahatsız eden her şey bir kul hakkıdır.
Reklam
İyi Müslümanlık cennete girmenin şartıdır ama kul hakkı da Müslümanlığın kanserdir.
Namazı kılıyorsun, sadaka veriyorsun, hacca gidiyorsun, teheccüde kalkıyorsun, cihadın var; güzel. Ama bir de bunların sigortası var: Dil. Bir kelimeyle bütün yapılanlar batabilir, bir kelimeyle bütün açıklar kapanabilir de.
Allah'ın katında nefes nefes hesap vereceğiz de kuruş kuruş hesap vermeyecek miyiz? Aldığımız nefeslerin bir hesabı olacak da harcadığımız her bir kuruşun olmayacak mı? İsraf musluğu açık bırakmanın adı oluyor da alışveriş merkezlerinde kafayı gözü açık bırakmak bir israf değil mi, nasıl olmasın? Rabbimiz kitabında şöyle buyurmadı mı: "Lüzumsuz harcayanlar şeytanın kardeşidir." (İsra suresi, 27. ayet)
Rabbimiz Kuran'da, balı şifa için yarattığını buyuruyor; işe bakınız ki bal nerdeyse reçelden ucuz hale gelmiş durumdadır. Buna hamd mı etsek yoksa Allah'a mı sığınsak başımıza gelenden, bilemiyoruz. Yiyecekleri mi tüketiyoruz yoksa biz mi tüketiyoruz?
Reklam
Çocuklarımız şeriat terbiyesine göre alışverişi-tüketmeyi bilmezlerse başkalarına göre öğrenirler. Abdestsiz namaz kılmalarından memnun olmayacağımız gibi kapitalistlere göre harcama yapmasından da hoşlanmamalıyız. Hayatı kapitalist mantıkla yaşamak da bir çeşit cinayettir, abdestsiz namaz kılmak gibidir.
Biz Avrupa'da da Antarktika'da da İstanbul'da da Medine'de de yaşasak ümmeti Muhammed kültürüyle yaşarız. Ekonomimiz, siyasetimiz, ziraatımız, terbiyemiz, ailemiz ve ahlakımız Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemi yansıtır.
Borç yiğidin kamçısıdır; zevk aldığı şey değildir. Borçtan zevk almak bir sapıklık hissiyatıdır. İnsan borçlanır, yiğide de kamçıdır zira bu yüzden çift mesai yapmak zorunda kalır. Fakat borçtan haz almak sapıkça bir düşüncedir. Başkalarının boyunduruğunda olmaktan keyif almak köleliktir. Birleştirilmiş milletler teşkilatı güya köleliği kaldırdığını ilan etti ama insanları bankaların kayıtlı-imzalı kölesi haline getirdi. Kölelik Afrika'dan gemilerle getirilen insanlar üzerinden tanımaktan çıktı ama insanların evlerinin, arabalarının hatta mutfaklarındaki buzdolaplarının bankaya hacizli olduğu bir zamana taşındık. Kölelik, evdeki bir kişinin yüzündeki ardı; şimdi bütün bir ailenin geleceğinin öldürüldüğü hastalık haline geldi. Bu bir para harcama hastalığı, paran yoksa şahsiyetini harcama hastalığıdır.
"Tüketme kültürü" diye bir hastalık peyda oldu. Varsa paran, çabuk tüketmelisin yoksa o para seni öldürecek. Yoksa yine harca. Peki, sonra? Sonrasına sonra bakılacak... Bunun insanca-akıllıca olup olmadığını da maalesef sorgulamıyor.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.