Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.24
İntibah
Namık Kemalİntibah Reviews
You can find İntibah reviews, İntibah book reviews, İntibah ratings on 1000Kitap.
Başladım , birde baktım ki bitmiş .. kitap sizi içine alıyor , ve beraber hızlı hızlı ilerliyorsunuz. Bittiğinin farkına bile sonradan varıyorsunuz :))
- Sevdiklerimizi çok severiz değil ? İsteriz ki onları üzmeyelim , onlara bizden zarar gelmesin.. sevdiklerimizden emin olsak , onlarında bizler için aynı düşünceleri bilir , emin oluruz. Zaten emin olamıyorsak oralarda bir sıkıntı vardır :)
- İnsanlar birilerinin ikili ilişkilerine nifak sokmaya bayılır .. gel gör ki bu kitapta da örneklerle bunu anlıyoruz..
- Okuyun.. Lütfen yarın geç olmadan sevdikleriniz için bir şeyler yapın..⚘
.
.
.
' Keyifli okumalar ♡
#turkklasigi okuma grubumuzla beraber Şubat ayının ikinci Türk klasiğini okumuş bulunmaktayım. Ortaokulda Türkçe öğretmenimin zorlaması ile okuduğumu hatırlar gibiyim . Şimdi isteyerek seve seve okudum efendim.
Namık Kemal'in kaleme aldığı bu eser İlk Türk Edebiyatı romanı kabul ediliyor. Yazdığı iki roman vardır yazarın biri bu diğeri Cezmi
Türk edebiyatının ilk edebi romanı olmasına rağmen beğenerek okudum. Kahramanımız Ali Bey, zengin bir ailenin tek evladı. Oldukça zevk düşkünü, hata üstüne hata yapan ama son hatasıyla uyanan bir adam. Mehpeyker ve Dilaşub ise diğer kahramanlar. Meypeyker hikayenin en berbat karakteri…. Dilaşub tam tersi olarak, sevdiği adam için canını verebilen bir kadın. Hikayenin sonunda, sevdiğimiz insanlara güvenmemiz ve yargılamadan dinlememiz gerektiğini anladım aksi halde son pişmanlık fayda etmiyor…
Hayatı çok fazla tanımayan Ali Bey'in başına gelen bir aşk hikayesinin içinden çıkamaması ve bir ailenin bu aşk yüzünden çöküşü anlatılmış. Ayrıca ön yargıların yıkıcılığının ne dereceye varabildiğini ve hiç bir şeyin göründüğü gibi olmadığı mesajını veriyor. Saf Dilaşub'un Ali Bey'e olan fedakar sevgisi ve bir aileyi dağıtan Mehpeyker'in tutkulu ama bencilce sevdiği Ali Bey'e yaptığı kötü planlar kitabı özetliyor..
'Son pişmanlık' kitabın orjinal adı. Kitapta aşırıya kaçan tasvirler olsada genel olarak sürükleyici bir kitaptı. Hayata dair kesin kararlar vermeden düşünmemiz gerektiğini, analizin önemine değiniyor. Okunması gereken güzel bir kitap.
Türk tarihin ilk ededi romanı olmakla beraber şahane bir eser.
Okuyucu çok güzel bir hikaye bekliyor olmakla beraber hikayedeki Ali Bey'in başına gelenlerle kahr olacaksınız.
Hayatının baharında verdiği yanlış kararlarla gençliğinin heba olmasını okuyacaksınız.
Ben okurken çok etkilendim, eminim ki sizlerde çok beğenerek okuyacaksınız.
Kötü biten hikayeler beni oldum olası üzer ama yinede harika bir kitap olduğunu belirtmek istiyorum.
Şimdiden herkese iyi okumalar dilerim.
Ey aşk nelere kadirsin!!
Kitaptan kısa kesitlerim
Acaba, insanın içini dışına çevirseler,vicdanıyla yanlız kaldığında kurduğu hülyalar gözüne çirkin görünür mü?
Sevdiğini üzmemek için, doğruyu gizleme! Çünkü bir zaman gelir ki, sevdiğin o gizli şeyi haber alır ve korktuğundan daha çok üzülür."
İnsan her adımını, mezardan uzaklaşmak için atar .Yine her adımda,mezara bir adım daha yaklaşır.( Nitekim her soluğu,, hayatını uzatmak için alır.Yine her solukta, hayatın da bir solukluk zamanı azalır!...)
Son pişmanlık fayda vermez...
Gençlik gününün sabahı açılmaya başladı.
Kargaşalık günleri geldi belalar mübarek olsun.
Beyiti ile başlayıp, "Son pişmanlık fayda vermez..."
atasözü ile biten, evlilik sorununun ne denli önemli olduğunu, gençlerin evlenecek kişileri iyi belirlemesi gerekliliğini, aksi halde hayatlarının nasıl darmadağın olacağının ve mutluluğun bir
İntibah
Intibah kitabı içerisinde kin, nefret, ihanet, kıskançlık, özentilik, yalancılık gibi kötü hisler besleyen bir kitaptır. İçeriği iki kadın arasında yaşayan Ali Bey' in iğrenç hayat hikayesinden bahsediyor. Bu eseri okuma sebebim sadece Türk Edebiyatının batılı anlamda ilk edebi romanı olmasıdır. Ali Bey sevdiği Mehpeyker' in ne kadar iğrenç bir kadının olduğunu öğrenince Dilaşub' a aşık olur. Romanın en müthiş karekteri olan Dilaşub kendisinden çok sevdiği Ali Bey' i asla bırakmak istemez ve ömür boyu onunla yaşamak ister. Lakin Mehpeyker kendisinden güzel ve bakımlı bir rakibinin karşısında intikam almak ister ve Ali Bey' e karşı Dilaşub' u kötüler ve içini kin ile doldurur. Ali Bey sorgulamadan Dilaşub hakkında söylenilenlere inanarak onu döver ve satar. Mehpeyker, hâlâ intikam peşinde ve Ali Bey' i öldürmek ister. Cinayeti işlemek için paralı bir katil tutar ve Ali Bey' i dağlık bir yere götürür, yine intikam için Dilaşub' u da aynı mekana götürür. Dilaşub, Ali Bey' in sesini duyunca derhal onu öldürülmesi için getirildiğini haber etmek ister fakat Ali Bey buna inanmaz. Dilaşub delil göstererek onu oradan uzaklaştırır ve kendisi orada kalır. Sevdiği uğuruna can verir. Zabıta ile eve gelen Ali Bey, Dilaşub' un cansız bedenini görünce pişmanlık hissine kapılır ama son pişmanlık fayda etmez. Sonuç olarak sevgi ve aşk öyle güzel bir his ki, ilk olarak sadakat gerektirir. Sevdiği uğuruna can vermek de acı verici güzel bir insan için.
Kitabı kapatırken derin bir nefes aldım. Çünkü kitabı okurken nefes almayı dahi unutmuşum. Kapak kapandıktan sonra beynim uyuşmuş resmen, çok sonra fark ettim.
Nasıl etkilendiğimi anlatmak çok güç. Pişmanlık ki insanı yiyip bitiriyor. Hayatınıza aldığınız insanlar sizi vezir de edebiliyor rezil de. Kitabın kahramanı da hayatına aldığı o yanlış insan yüzünden hem rezil oldu hem de mahvoldu. Yaşanılan bu korkunç olayları okudukça bir insan nasıl bu kadar kötü olabilir ya, bir insan bir çok insana nasıl bu derece zarar verebilir, kolayca iftira atıp,bir insanın hayatını bu kadar hırs uğruna mahvedebilir diye düşündüm durdum.
Türk edebiyatına ilk edebi roman olarak giren Namık Kemal'in bu eseri, birçok ders veriyor aslında hepimize. Türk edebiyatına bir kez daha hayran kaldığımı söylemem gerekiyor.
Ve son olarak da umarım hayatımıza her zaman kalplerinde kötülük barınmayan insanlar girer diyerek noktalıyorum incelememi.
·
Not rated
Edebiyatımızın ilk edebi romanı olmasına rağmen bir günde bitirilecek kadar sürükleyici bir kitap. Bir çırpıda okunuyor. Olaylar çorap söküğü gibi hızla gelişiyor, insanı içine çekiyor, sürüklüyor. Dizisi çekilse Aşk-ı Memnu'nun, yıllardır hiçbir dizinin sarsamadığı tahtını sarsabilirdi. Ay Yapım henüz keşfetmemiş romanı. Ben böyle vatanperverlik falan bekliyordum konusunu ama genel hikaye klasik bir Türk filmi senaryosu kıvamında. Dönem şartlarını da göz önünde bulundurduğumda oldukça başarılı buldum kitabı.
Ali Bey'i sevmiştim aslında çok saf masum duruyordu sonradan çok bozuldu hep Mahpeyker yüzünden.
Maypeyker nasıl bir canavara dönüşüyor okurken hayret ettim.
Dilaşub görgülü, bilgili sonra çok güzel. Her şeyi dört dörtlük. Ahlaklı, sadık, vefakâr. Her türlü iyi özellik var. Ali Bey için her şeyini feda edebiliyor, acıya katlanabiliyor, can verebiliyor… Rabbim her erkeğe Dilaşub gibi bir eş nasip etsin.
Fatma Hanımın da hayatı oğlu Ali Bey olmuş. Oğlunu Mahpeyker'den kurtarmak istiyor. Zavallı kadının her şeyini adadığı vefasız oğlu cenazesine bile gelmiyor. Sonradan pişman oluyor ama iş işten geçmiş Kitabın son cümlesi gibi; "Son pişmanlık fayda etmez." Ali Bey.
Bir de Mesut Efendi karakteri vardı figüran gibi bir şey romanda ama çok iyi kalpli bir insandı ben çok sevdim.
Kitabın ortasında Ali Bey gerçekleri öğrenecek annesi Dilaşub'u köle olarak Mahpeyker'in eline geçmeden kurtaracak, Ali Bey iyileşecek çocukları olacak diye düşünüyordum bir anda her şey yerle bir oldu... Sonu fena halde üzücüydü.
Vallahi bu romanda olan Dilaşub ve Fatma Hanım'a oldu
