Yazarın ilk kitabı #trendekikız daha heyecan verici idi. Kitabın sonları özellikle müthişti.. Bu kitabını da genel anlamda beğendim lakin o kadar çok karakter var ki "bu kimdi, şu neyin nesiydi" diye diye bitirdim kitabı. Olay örgüsü o kadar çok karakter etrafında dönüyor ki.. Bu sebepten dolayı okurken bazen konudan koptum.. Dil bakımından akıcı buldum..
Ölüm Göleti'ne düşen kadınları anlatmış.. Gölete hep kadınlar düştüğü için de "sorun çıkaran, baş belası olan" kadınların atıldığı göl olarak biliniyor. Bu kısım biraz da bana "Sırlar Uçurumu" kitabını anımsattı. Orda da uçuruma düşen duseneydi..
Nel Abbott da göle düşüp ölenlerden biri ve göl hakkında da yazıları mevcut olan biriydi. Kardeşi Julia ve kızı Lena'nın ağzından olaylar anlatılıyor ama bunlar dışında en az 10 kişinin ağzından daha anlatılmış, bu da kafa karıştırıcı idi..
Karakterlerin gereğinden fazla olması ve biraz da edit hataları dışında kitabı sevdim..