İran Türkleri

San'an Âzer

İran Türkleri Sözleri ve Alıntıları

İran Türkleri sözleri ve alıntılarını, İran Türkleri kitap alıntılarını, İran Türkleri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Biz İran'daki Türkler o memleketin çürük tabutunu artık sırtımızda taşımayacağız. Bugün bir İran devleti artık mevcut değildir. Bizim de kendi haklarımıza kavuşmamızın zamanı gelmiştir.
Reklam
Kızıl gül oyum oyum Derib koynuma koyum Bülbül gülden doymuyor Men senden nice doyum?
Anadolu Türkülerinden farksız İran Azerbaycanında söylenen türküler
Gül ağacı degilem Her gelene egilem Elini çek elimden Men sevgilin degilem. Nice bile arz eyliyim: Kızıl gülem men, Kollarını sal boynuma Sevgilinem men.
« Sarraf » Haci Rıza (Sarraf) aslen Tebriz Türklerindendir. Hâltercümesi hakkında malûmat elde edilememiştir. 200 sahifelik divanının yalnız 8 sahifesi farisicedir. 1325 hicri yılında vefat ettiğini (Salik) adlı bir şair, divanın sonunda yazmaktadır. Taş basması divanı gazel, mersiyelerden ve kasidelerden ibarettir. Aşağıdaki şiirler onundur: GAZEL Şerâr-i Şem’i âhımdan menim; pervaneler yandı Özüm yandım kül oldum sehlidir bigâneler yandı. DeyüN Mecnune: bil bihânuman olmaklığın kadrin Şuâ’ı hüsnü Leylâden serâser hâneler yandı. Yanarsan ey gönül, gel turreyi cânâne el vurma Niçin?! meşşâteler çenginde gördüm, şâneler yandı. TERCİ’ BENDİNDEN BİR PARÇA; Meni çerh-i felek âvâre kıldı hânümanımdan Kenâr etti kenar-i Hüsrev-i şirin zebanımdan Elim çıktı gülümden, gülşenimden gülistanımdan Tarik-i âşk’de men çekmişem el bâş-ü canımdan.. Olan Mecnun gibi Zencir-i âşka beste canım vay! Vatan âvâresi, gurbet esiri hasta canım vay!
İRAN'DA TÜRK ŞAİRLERİ Büyük Türk ulusunun şiir ve edebiyatı bahis mevzuu olunca, yalnız bugünkü Türkiye çerçevesi içinde yaşayanların veyahut eski Osmanlı imparatorluğu camiası arasından yetişenlerin yarattıkları şiir, edebiyat ve sanat nazara alınır. Geniş Türk dünyasının türlü şubelerinde çeşitli şiveler konuşan ve asırlardanberi yabancı hars
Reklam
Mehmet Ali-Saib Tebrizli Aslen Tebriz Türklerindendir. 1011 hicri tarihinde Tebrizde dünyaya gelmiştir. Zamanının ilim ve terbiyesini almış; Arapça ve farsçayı da anadili olan Türkçe gibi konuşur ve yazarmış. Yetmiş yıl yaşamış, Arabistanı, Hindistan'ı, İran'ı, Türkiye'yi gezmiş, asrının ilim adamları, şairleri ve hekimleri, sultanları, cezirleri ve siyaset adamlarıyla tanışmış ve daima mektuplaşmıştır. 1081 hicri tarihinde vefat etmiştir. (Saib) hakkında Kamusül-âlâm, Riyaziişşuara, Mir’at-ı Cihannüma ve diğer bir çok meşhur tezkereler mufassal malumat vermektedirler. Şairin Türkçe ve farsça çok değerli şiirleri ve risaleleri vardır. Farsça eseri İstanbul'da mükerrer defa basılmıştır. Farsça şiirleri çok mükemmel olduğundan şairin fars edebiyatındaki mevkii büyüktür. Meşhur İngiliz şarkçı âlimi Profesör (Edward Brawn) bu şair hakkında şöyle diyor: Saib Türkiye'de ve Hindistan'da çok takdir kazanmış bir şairdir. Saib, İran Türk şairlerinin en değerlisi sayılmaktadır. Şu gazel onundur: Gazel «Ne ihtiyaç ki saki vere şarap sana» «Ki öz piyalesini verdi afitap sana» «Şarabı la’l için dökme aburu zinhar» «Ki dembeden lebü lalin verir şarap sana» «Kurutma, terli uzarın içinde badei nâb» «Ki, gül gibi yaraşır çehre-i pür âb sana» «Bu ateşin yüz ile kim tutar senin eteğin» «Helâl eder kanını, tâ yeter kebap sana» «Senin sahifeyi hüsnün kelâmı (Sâib) dil'» «Ki dağı ayb olur hâli intihap sana»
Meşrutiyet İnkılabı انقلاب مشروطه,
Türk halkı müteceddid, inkılâpçı ve cesurdur. İran meşrutiyet inkılâbını Tebriz - Azerbaycan eyaleti yaptı. Bu inkılâbın öncüsü Azerbaycan Türk kahramanlarından (Sattar Han) ve diğer mücahit arkadaşları oldular. Azerbaycan Türkleri daima Tahran’a karşı serkeş ve boyun eğmez vaziyette Türk olarak yaşamıştır. Yirmi sene evvel yine Azerbaycan
Atropaten (Azerbaycan) adiyle şöhret bulan Küçük Midya, bu ülkede hükümdarlık eden (Atropat) adlı bir kralın adiyle adlanmıştır. Hükümran Atropat, Makedonyalı Büyük İskender’in ordusu Atropaten ülkesine girdiği sırada İskenderle anlaşmış ve kendi memleketini kurtarmış.. İskender de İran hükümdarı Daraye imtisalen onu hükümdar olarak tanımıştır. Tevrat’ta dahi kaydolunduğu veçhile Pars memleketi ve Midya ülkesi ayrı ayrı iki müstakil saltanat olmuşlardır.
Aziz yurttaşlarım! Asırlarca biz Tebrizliler kazandık, Tehran yedi ve bize köle - kul gözüyle baktı, Artık kul olmak zamanı geçmiştir. Biz artık Tahran'ın "köle"si olmaktan kurtulmalıyız ve hakkımıza sahip olmalıyız!
82 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.