Dalai Lama ve Dr. Howard C. Cutler, daha önceden de bir araya gelerek, iki yıl boyunca New York Times Çok Satanlar listesinden inmeyen ünlü “Mutluluk Sanatı” adlı eseri yaratmışlardı. Eserin yalnızca ciltli baskısı bile bir milyon adedin üzerinde satmıştı. Bu kitap, Dalai Lamanın bilgelik dolu sözlerini ve içsel huzur ile ilgili mesajını batı insanına ulaştırmayı başarmıştı. Bu olağanüstü eserden yıllar sonra, iki yazar bir kez daha bir araya gelerek, hem iç dünyamızda hem de iş hayatımızda mutluluk sanatını bizlere ulaştırıyorlar.
Yıllar boyunca Dr. Howard Cutler, Dalai Lama ile her bir araya gelişinde ona pek çok kereler, hepimizin yanıtını en çok merak ettiği sorulardan birini, hayatımızın en büyük bölümlerinden birini geçirdiğimiz mekandaki mutluluğun sırrını sordu. Bu mekan, hayatımızın üçte birini kapsayan ofislerimiz ya da iş hayatımızdı. İşimiz hayatımızda o kadar önemlidir ki, karnımızı doyurmak, barınmak, giyinmek ve ailemizin geçimini sağlamak için ona bağımlıyız. Cutler, bir kez daha Kutsal Dalai Lamaya can alıcı sorular sormayı ve ondan hayatımızda bu kadar önemli bir yer tutan iş yaşamımızdaki tatminimiz ve mutluluğumuz için gerekli olan yanıtları almayı başardı. Dalai Lamaya göre, çalışma konusundaki hevesimiz ve güdülerimiz, hayattan ne kadar tatmin olduğumuzu belirlemektedir.
İş Hayatında Mutluluk Sanatı, konuyu üç ana noktada incelemektedir:
Hayatta Kalma: satışlara, düzenli gelire, besine ve barınağa odaklanma.
Kariyer: gelişime odaklanma.
Hizmet Aşkı: daha yüksek bir amaca odaklanma.
Bu eser, iş hayatımızdaki mutluluk sanatını incelerken konuyu aynı zamanda, kişisel farkındalık ve işimiz, iş hayatında ve günlük hayatımızdaki tatminsizliklerimizin kaynakları, çalışanlar ve patronlarımızla çatışmalarımız, kıskançlık, öfke ve düşmanlıkla başa çıkma, iş hayatında kişisel özgürlüğün kısıtlanması, haksız eleştiri, bitmek bilmeyen vergiler ve kimliğimizi işimizle özdeşleştirmekten kaynaklanan mutsuzluğumuz açısından da incelemektedir.
