İsa'nın Oğlağı

Abdulkadir Turan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Kız kardeşimin bir ara anneme: -Anne biz sağ mıyız, yoksa öbür dünyada mıyız? demesini hiç unutmuyorum. O günlerde sadece bu söz biraz irkilmemize neden olmuştu. Hiç birimiz cevabını verememiştik. Belki suskunlumuzla cevap vermiştik. Daha doğrusu öldüğümüzü ima etmiştik. Belki o da bu sözle öldüğümüze tam olarak inanmıştı. Bunun için başka bir soru sormamıştı. Artık ne kapıyı sıkıca kapatıyorduk. Ne ben korkulu rüyalar görüyordum. Yemeğimiz bile çok azalmıştı. Biz beş kişi, bir kişinin yemeğini yiyemiyorduk. Bunun için halsizdik. Hepimiz hasta görünüyorduk.
... - Anne ! Yapraklar neden çürüyor? Güller neden ağlıyor gibi bakıyor? Su neden elimi acıtıyor? Ya şu bulutlar anne, neden üstümüze düşecek gibi duruyor? Bu köylüler, bizi tüfekle mi öldürecekler yoksa babamın yaptığı baltalar ve oraklarla mı? Babam neden bu işi bırakmıyor? ...
Reklam
Hiç bir çocuk böyle düşünmesin...
... - Anne ! Ben mezarımın kaç adım olacağını merak ediyorum. Sonra ben mezardayken dışarıdakileri duyabilecek miyim? Sizinle görüşebilecek miyim? ...
" Babam, günden güne kötüleşiyor, sık sık ağlıyordu. O ağlarken, kız kardeşim dâhil hiç birimiz bir şey söylemiyordu. Hepimiz dalgın biz yüz ifadesiyle susuyorduk. Biz, artık yaşayan birer ölüydük. Yaşam, bizim için birtakım basit eylemlerden başka bir şey değildi. Evimiz sanki bir sürüngen iniydi. Gövdelerimiz sürünmüyorsa bile duygularımız sürünüyordu. Babamın ziyaretine gelenler de yaşamımıza hiçbir renk katmıyordu. Ölmeyi bekliyorduk. Artık nasıl öleceğimizi bile düşünmüyorduk."
Küçücük bir beden, kocaman bir yürek...
" Annem yere serildi. Her tarafından kan fışkırıyordu. Son sözü "Kurtarın onları!" oldu. Kız kardeşim annemin öldüğünü görünce daha da hırçınlaştı. Bir adam onu yakalamaya çalıştı. Ez gizka isa me (Ben İsa'nın oğlağıyım), ez gizka isa me, ez gizka isa me!" diye bağırarak adamın karın boşluğuna iki taş fırlattı."
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.