Sınav haftasından dolayı daha hafif minimal kitaplar okuyayım dedim bu kitap beni daha bi çıkmaza, kafa yoğunluğuna koydu d. Zarifoğlunun zaten anlaşılması güç şiirlerinin olduğunu biliyordum ama bu kadarda kapalı, anlaşılma kaygısından uzak olduğunu tahmin etmemiştim. Mizaç olarak çok içine dönük ve tamamen kendisiyle olan bir şair, şiirlerinin manasıda kendisiyle arasında olan bir giz olarak kalacak sanırsam. Tılsım gibi belkide veyahut kilitli kapılar ardından gelen güzel kokular gibi tasvir ediyorum şiirlerini. Güzel ve göz alıcı şeyler var o kapının arkasında bizse kilitli olduğundan ötürü sadece kokusuyla yetinebiliyoruz. O kapının anahtarı ne,nerde? Zihni faaliyetlerle ulaşılabilirmi. Pek Sanmıyorum. Şiirde sahibinin sırlarını saklıyor ihtiyatla. Ve onunla olacak sonsuza dek.