Bir asır geçse de, bin devran dönse de değişmeyecek bu dünya. Adalet hep yarım, bazı kalpler hep kırık kalacak. Bazı başlar hep eğik, bazıları hep öksüz, bazıları da hep yetim kalacak. Mevsimler geçecek, çiçekler açıp solacak ama bazı kalplere bahar hiç uğra- mayacak. Bazılarının da bunlardan hiç mi hiç haberi olmayacak. Böyleydi adaleti olmayan dünyanın kanunu. Böyleydi vicdanla- rina perde çekenlerin hayatı. Kaç gül soldu bu hain ve adaletsiz dünyanın kışında? Kim bilir kaç gül, kaç kardeleni yitirdik daha açmadan; kim bilir kaç kişiyi çocukluğunu bile yaşamadan yitir- dik. Bu dünyada yaşayan, adına insan denilen vicdansız yüreklerde kaç çocuk yitirdik! Tek bir hikâye değildi, sonu kötü biten birçok hikâyeye şahit olmuştu bu hain dünya. İşte şu an, tam da şu an; salı- na salına yürüyen, saçları rüzgârda özgürce uçuşan şu genç kadının da vardı anlatılmaya değer bir hikâyesi.