Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahlak - Amari

İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt

Komisyon

En Beğenilen İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt Gönderileri

En Beğenilen İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt kitaplarını, en beğenilen İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt sözleri ve alıntılarını, en beğenilen İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt yazarlarını, en beğenilen İslâm Ansiklopedisi 2. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hanefîler dışında kalan müctehidlere göre fâsid ile bâtıl arasında fark yoktur. Hanefîler’e göre ibadetlerde ve evlenme akdinde fâsid ile bâtıl aynı hükümdedir. Diğer hukukî tasarruflarda fâsid, bâtıldan farklıdır.
Sayfa 256 - HAYREDDİN KARAMAN.
Reklam
Sıhhat bakımından Akidler:
1. Sahih akidler 2. Fasid akidler (Hanefîler bunu da ikiye ayırarak a. bâtıl b. fâsid adını vermişlerdir)
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN.
Unsur veya kuruluş şartlarının bulunmaması halinde akid bâtıl olur, bir akid olarak hukukî sonuç doğurmaz.
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN.
İkale.
Bundan maksat, sağlam olarak doğmuş, fakat henüz tam olarak ifa edilmemiş bir akdi tarafların karşılıklı anlaşmaya vararak bozmalarıdır (bk. Mecelle, md. 163). İkale yoluyla akdin bozulması, akdin kurulmasında olduğu gibi tarafların icap ve kabulü ile gerçekleşmektedir.
Sayfa 256 - HAYREDDİN KARAMAN.
Zimmet borcu yükleme hükmü ile ilgili kaideler.
Zimmet borcu deyndir. Deyn, konusu nakit veya misli eşya olan borçtur. Zimmet borcunda ödemeyi ya bizzat borçlunun veya temsilcisinin yapması gerekir. Zimmet borcu talebe muhatap olma yükümlülüğü getirir; kim borçlu ise talep de ona karşı ileri sürülür. Zimmet borcu vadeye bağlanabilir, takas ve ibrâ konusu olabilir.
Sayfa 255 - HAYREDDİN KARAMAN.
Reklam
Bağlayıcılık bakımından Akidler:
a) Taraflar için bağlayıcı (lâzım) olup karşılıklı anlaşma ile geriye dönük olarak iptali mümkün olmayan akidler. b) Taraflar için bağlayıcı olmakla birlikte karşılıklı rızâ ile feshi mümkün olan akidler. c) Taraflardan yalnız biri için bağlayıcı olan akidler. d) Her iki taraf için de bağlayıcı olmayan akidler.
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN.
Vekalet. Mecelle’nin tarifi ile;
“Vekâlet, bir kimsenin işini başkasına ısmarlaması ve o işte onu kendi yerine koymasıdır” (md. 1449)
Sayfa 254 - HAYREDDİN KARAMAN.
Süreklilik bakımından Akidler:
a) Satım gibi akidler yapıldığı anda ifa ile son bulur ve “müddetsiz”dir. b) Kira gibi akidler ise yapıldığı anda sona ermeyip ifası zaman aldığı için “müddetli”dir.
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN.
Mevzuun karşılığı bakımından Akidler:
a) İvazlı akidler; bunlar satım, kira gibi mevzuun karşılığı bulunan akidlerdir. b) İvazsız akidler; bunlarda mevzuun karşılığı yoktur; hibe ve âriyet gibi. c) Başı ve sonu farklı olanlar; borç akdinde ödeme talebine kadar ivazsız, ödeme talebinden itibaren ivazlı akid özelliği vardır.
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN.
Reklam
Satım akdinde bedelin ödenmemesi akdin feshine imkân vermez iken kira akdinde bunun mümkün olması şu gerekçeye dayanmaktadır: Kira akdinde, bedel karşılığında temlik edilen şey mal değil menfaattir; menfaat ise akid esnasında fiilen mevcut olmayıp zaman içinde istifade edildikçe hasıl olacaktır; bu sebeple kira akdinde bedelin ödenmemesi sebebiyle akdin feshedilmesi, ileride hasıl olacak menfaatin teslim edilmemesi olarak kabul edilmiştir.
Sayfa 256 - HAYREDDİN KARAMAN.
Hanefîler’e göre bâtıl satım akdinde satılan mal, alıcı tarafından bir üçüncü şahsa satılsa dahi butlân ortadan kalkmaz (ikinci satım butlâna tesir etmez) mal ve bedel ikinci alandan ve satandan geri istenir.
Sayfa 256 - HAYREDDİN KARAMAN.
Alacaklı tarafın zarara uğraması, borçlu tarafın da bundan sorumluluğu söz konusudur. Genellikle tazminat şeklinde kendini gösteren bu sorumluluk “akdî mesuliyet”tir. Akdî sorumluluktan bahsedebilmek için üç unsurun bir araya gelmesi gerekir. a) Geçerli bir akdi ifa etmeme şeklinde ortaya çıkan kusur; b) Karşı tarafın bundan dolayı uğradığı zarar; c) Zararın bu kusurdan meydana gelmiş bulunması (illiyet râbıtası).
Sayfa 255 - HAYREDDİN KARAMAN.
37 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.